Turizmde değişimin izleri

Turizmde yıllarca süren yanlışlar tartışılıyor. Hatadan dönme ve değişimin çabaları var. THY 'Business yolcu' talebini dikkate alarak Avrupa kentleriyle Antalya arasında tarifeli uçuş sayısını arttırıyor. Kış sezonunda birçok işletme yenileme tadilatı yaparken Antalya Havalimanı'nın yeni iç hatlar terminali de açılış için gün sayıyor.

31/12/2019 23:40

Antalya'nın gelmiş yöneticileri, 'Kentte yaşam stili oluşturmayı beceremediler' diye suçlanıp, kentin güzelliğinin kötü yapılaşma nedeniyle korunamadığına dikkat çekiliyor. Duayen turizmciler "Geç kalındı, böyle gider bu tren" diye umutsuzluklarını dile getiriyor. 
Türk Hava Yollarını'nın Bölge Satış Müdürü Ömer Durna, "Çok talep vardı, 'business koltuk' isteniyordu. 

Charter uçuşlar yeterince var zaten ama, VİP ve CİP yolcular bu uçuşlardan memnun olmuyorlardı. Avrupanın birçok kentinden Antalya'ya direkt tarifeli uçuşları başlatıyoruz" diyerek turizmin değişimine ve gelişimine önemli katkıları olacağının müjdesini verdi. 

Moskova ile uçuşlar geçen yıl başlamıştı. Bu yıl da Paris, Stokholm ve Düsseldorf'a direkt uçuşlar başladı. Avrupalı zengin tatilcinin bu yöndeki talebi de sağlanmış olacak. Ömer Durna, "Bu seferlerimizde özellikle business koltuk çok isteniyor. Kış aylarında Avrupa'nın golfcülerini Antalya'ya daha fazla getirmiş olacağız. Hedefimiz 10-12 merkezle direkt uçuşlara ulaşmak. Gelir ve kültür seviyesi yüksek misafir profilinin artması turizme olumlu katkı yapacaktır" düşüncesinde olduklarını anlattı. 

ORTAK SEVİNÇ: HAVALİMANININ AÇILMASI 

Sadece Antalya değil bölgeye de bir canlılık getirmeye çalışıyor THY. Süleyman Demirel Havalimanı'na haftada 3 gün İstanbul'a uçuşlar başladı. Burdur, Isparta ve Afyonkarahisarlılar bu havalimanının çalışmasını çok istiyorlardı. Aslında sabah gidip akşam dönen seferler yörenin işadamları için çok daha cazip. Ömer Durna, "Onu da sağlamaya çalışacağız" dedi. Durna, Burdur Valisi İbrahim Özçimen ve Isparta Valisi Ali Haydar Öner'i ziyaretlerinin izlenimini, "İki kentin ortak sevincini hissettim" diye anlattı. 

Benim önerim; Burdur'un Çeviz Ezmesi ve Isparta'nın da Gül Yapraklı Lokumu ayda bir kez bile olsa uçaktan inenlere ikram edilmeli. Sayın Durna, "Çok güzel olur, bizde destek veririz böyle bir düşünceye" dedi. 

HABER İŞ'E 4 ADAY 

THY'nın geçici olarak kullandığı binasından ayrılırken, bir işçi bu Pazar Hava-İş Sendikası'nın Şube seçimlerinin yapılacağını kulağımıza fısıldadı. Çekişmeli geçecek seçimlere 4 aday katılıyor; Engin Tuncer, Mehmet Kırbıyık, İbrahim Demirbaş ve Seyhan Karaca. 

REKABET SERT GEÇECEK 

ICF Airports geçen yıl olduğu gibi bu yıl da yurt dışında 'Antalya' markasını ön plana çıkaracak etkinliklerini sürdürme kararı aldı. Yönetim Kurulu Üyesi Yaşar Döngel, Güvenlik Müdürü Natık Canca ve Kurumsal İletişim Yöneticisi Tuğba Soğukpınar ile kahvelerimizi yudumlayıp turizmde değişimin izlerini konuştuk. 
Yaşar Döngel, "Önümüzdeki dönem turizmde rekabet sert geçecek" uyarısında bulundu. Turizmde tanıtım stratejisinin belirlenmesini isteyen Döngel, "Dünya turizm pastasından ne kadar pay almaya niyetliyiz buna karar vermemiz gerekir" dedi. Yılda 55 milyon kişinin gelip geçtiği, Alman ortakları Fraport'un işlettiği Frankfurt Havalimanı'nda, Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) ile birlikte 'Antalya' tanıtımının süreceğini söyledi Yaşar Döngel. Ve şunları söyledi özetle: "Avrupalı tatil tercihini Kasım-Aralık ve Ocak döneminde yapıyor. Bu dönemde atak yapmalıyız. Alman ortağımızın avantajını Antalya lehine kullanabiliriz." 

ICF Airports İç Hatlar Terminal binası gün sayıyor, birkaç ay içinde hizmete girecek. ICF'in Kurumsal İletişim Yöneticisi Tuğba Soğukpınar, yeni iç hatlar terminalini 'şöyle bir' gezdirdi. İnşaat devam ettiği için fotoğraf çekmemize bile izin yok. ICF Airports Güvenlik Danışmanı Natık Canca, terminalin uzun yıllar ihtiyacı karşılayacağını savundu. Antalya'da da Emniyet Müdürlüğü yapan son olarak Afyonkarahisar Emniyet Müdürü'yken emekli olan Canca'nın odasında Atatürk'ün de yer aldığı fotoğrafa gözümüz takıldı. Canca, eliyle gösterdi, "Bu babam" dedi. Babası Nazım Canca Atatürk'ün korumalığını yapmış. Fotoğraf karesinde Sabiha Gökçen, Şükrü Saraçoğlu ve İsmet İnönü'de var. Natık Canca, "Babası Atatürk'ün korumalığını yapmış bir kişi olarak bendeki Atatürk sevgisi, her sevginin üstündedir" dedi. Canca'nın gülen gözleri yaşla dolmuştu. 

KENTİN KADERİ KÖTÜ ÇİZİLDİ 

Öger Tour'un Yönetim Kurulu Başkanı Vural Öger, birkaç günlüğü'ne Antalya'ya gelmişti. "Turizmde değişim olur mu" diye sorduk, "Zor, çok zor imkansız belki de" diye karşılık verdi. THY'nin Avrupa'nın birçok kentine tarifeli uçuş seferleri koymaya başladığını anımsatınca, "Yeterli olmaz ki. Birkaç uçakla koca kent dolmaz. Gereğinden fazla uçak var zaten. Yatak da fazla. Talep bu değil ki. Rekabet çok ve fiyatlar da maliyetin altına iniyor" dedi bir çırpıda. 

Ve ara vermeden devam etti Vural Öger: "Turisti getir koy otele. Peki otelden çıktıktan sonra, dışarısı ne durumda. Ne yapacak adam. Hayat stili, yaşam stili yok kentte. Kötü yapılaşma var bir kere. Bunu beceremedik. Şehri yönetenler böyle güzel olduğunu düşünmüşler, yapacak birşey yok. Kentin güzelliğini kaybettirdiler." 

Peki ne yapılması gerekirdi? Vural Öger, "3 kat sınırı olsaydı" dedi, "Ağaç boyunu geçmeyen binalar yapılsaydı ne olurdu sanki. Modern blok blok binalar yaptık. Park yok, insanların oturacağı parklar yok, kuğulu parklar, yeşil alanlar olmalıydı. Yol yapılıyor, iki araç zor geçiyor. Kent kaderini böyle çizdi" diye de devam etti. 

PANDORA'NIN KUTUSU AÇILDI 

Avrupa'da sık sık siyasi toplantılara katılıp, konuşmalar yaptığını söyledi Vural Öger. Biz de "Açılım"ı sorduk, "Olumlu bakıyorum" karşılığını verdi Öger. "Ama" dedi; "Ama iyi yönlendirilebilirdi aslında. Yapılan şov yanlış oldu. Yasaklarla bir yere varılmaz. Kültürel haklar verilmeli ama sınırlar oynanamaz." 

"Pandoranın kutusu açıldı, bu işten geri dönülemez artık" diyen Öger, İmralı'dan yönlendirilen bir açılımı hiçbir hükümetin kabul etmeyeceğini anımsattı. Deniz Baykal ve Devlet Bahçeli'nin gereksiz bir siyasi restleşme içinde olduklarını vurguladı Vural Öger, "Kürt sorunu partiler üstü bir sorundur. Araştırmışlar, her ölen karşılığına 7 milyon Lira düşüyor. Yazık bu kaynağa bu insanlara" diye dertlendi. 


Önemli haberleri kaçırma!

E-posta bültenine abone ol:

Tüm güncellemelerden e-posta yoluyla haberdar olun.