Dark Tourism

Ceren Ersöz Ceren Ersöz 31/12/2019 23:40

Sürekli öğrendiğimiz üzere turizm aktiviteleri, kişinin bulunduğu ortamdan uzaklaşıp değişik bir deneyim yaşaması ve geri döndüğünde yeni bir bakış açısını hayatına katarak devam etmesini amaçlar. Genellikle turizm ve servis aktiviteleri üç aşamada incelenir: Birinci aşamada güneş, tarih, eğlence, kültür, doğa gibi etkenler kullanılarak tatil yapma ihtiyacı tetiklenir. İkinci aşamada turist tatile çıkmıştır ve beklentileri karşılanmaya çalışılır. Son aşamada turist dinlenmiş ve canlanmış olarak ya da değişik kültürleri gözlemleyip kazanımlar elde etmiş olarak evine geri döner ve tatilini değerlendirir.

Turizm çeşitleri için her zaman mass tourism, alternative tourism, eco tourism gibi örnekler verilir. Ancak geçen sene öğrendiğim ve şaşırdığım bir turizm alanı daha var: Dark Tourism(!) “Karanlık ve üzücü” olayların turizm aktiviteleri için kullanılmasını içeren bu turizm çeşidi turizm etkinliklerinin şimdilik küçük bir katmanı da olsa, incelendiğinde pek çok aktiviteyi içinde barındırdığını görebiliriz.

Dark turizm alanlarının içine savaş alanları, suikast ve terörist saldırı bölgeleri, zindanlar, soykırıma sahne olmuş alanlar ya da bir felaket yaşamış yerler girebiliyor. Mesela 2. Dünya savaşındaki toplama kamplarını ziyaret eden, Çernobil’de patlayan nükleer santrali görmeye giden, Palermo’daki yüzlerce iskeletin bulunduğu Catacombe müzesine giden ya da Avustralya’dan Çanakkale’ye atalarını anmak için her yıl gelen pek çok insan var. Burada ölüm ve acı çekme kavramlarının metalaştırılarak turizm alanında kullanılması karşımıza çıkıyor.

İnsanları bu turizm etkinliğine çeken faktörler diğer turizm etkinliklerinden çok daha farklı. Kaybedilen yakınları hatırlamak için mezarları ziyaret etmek, 2. Dünya savaşında yüzlerce insanın öldürüldüğünün kanıtlarını görmek, Hiroşima’da nükleer silahların yarattığı etkinin yıllar sonra bile geçmediğine şahit olmak gibi düşünceler bu tür aktiviteleri tetikleyebilir. Burada asıl vurucu olan; çaresiz kalmış, acı çekmiş ya da bir anda yok olmuş insanlarla empati duyulmasını sağlayabilmek. Bu histen yola çıkarak oluşturulan alanlar, ilgiyi diğer alanlara göre daha fazla çekiyor.

Hissedilenlerin ve deneyimlerin diğer tatillere göre sıra dışı olması bu aktivitelerin çekiciliğini arttırıyor. Bilinmeyen yaşamları ve ölümü  hayal etmek veya üzüntülü ve bizlerin şu anki hayatlarımızda asla aklımıza getiremeyeceğimiz bir olayı kanıtlarla ve hikayelerle kurgulayabilmek de arzulanabiliyor. Mesela Edinburg’ta gece düzenlenen mezarlık turları ve cadı oldukları için yakılan insanların hikayelerini konu alan turlar yoğun ilgi çekiyor. Böylece tatilini bu şekilde değerlendirenler hem sıra dışı deneyimlerle hem de bir çok hikayeyle evlerine geri dönüyor.

Dark turizm aktivitelerinin pek çok amacı var, ancak bu aktiviteler çoğu zaman kültür turizmiyle kombine şekilde karşımıza çıkabiliyor. Yine de dünyanın neresine giderseniz gidin, dark turizm ve kültür turizmine rastlanabiliyor. Bu yüzden bir yerde bir turizm planı yapılırken, etkinliklere bu turizm türü de dahil edilebilir.

 

References                                                                                                                                                      

·         Z.Wilson, --Jacqueline. Prison : Cultural Memory and Dark Tourism, New York, NY, USA: Peter Lang, 2008. p 9.

·         Robinson, P. (Editor); Heitmann, S. (Editor); Dieke, P.U.C. (Editor). Research Themes for Tourism.

Wallingford, Oxon, GBR: CABI Publishing, 2011. p 207

·         Sather-Wagstaff, Joy. Heritage That Hurts : Tourists in the Memoryscapes of September 11.

Walnut Creek, CA, USA: Left Coast Press, 2011. p 72.


Önemli haberleri kaçırma!

E-posta bültenine abone ol:

Tüm güncellemelerden e-posta yoluyla haberdar olun.