Ali Sancar

Türkiye turizmine baktığımız zaman uzun ve fedakarlıklarla dolu bir yol görürüz. Turizmin gelişimini anlayan ve vizyonu ile turizm yatırım alanındaki başarılarıyla Öztanık Ailesi cesur ve vizyon sahibi bir aile. Birçok otel yapımı ve işletmesini üstlenen Öztanıklar üç nesilden otel yatırımcısı ve işletmecisi “İstanbul Kervansaray Otelcilik ve Turizm A.Ş. Yönetim kurulu başkanı Nafi Öztanık ve yönetim kurulu üyeleri kızı Birgül Öztanık ve oğlu Özgür Öztanık'tan oluşan bir aile şirketi.

İstanbul Kervansaray Otelcilik ve Turizm A.Ş. Yönetim kurulu üyesi Birgül Öztanık, ailenin deneyiminden ve eğitiminden aldığı bilgileri otel yönetimine yansıttığını belirterek başlıyor sözlerine:
“1989 yılında rahmetli büyükbabam Haşim Öztanık'ın Taksim Talimhane bölgesinde bir bina satın alıp otel yatırımı yapmak istemesi ve herzaman ileri görüşüyle ve zekasıyla o zamanlardan bölgenin ilerleyeceğini görmesi ve sonrası babamın Talimhane'de turizm yatırımına devam etmesiyle bugün 5 otelimiz bulunmaktadır. Grand Öztanık, Golden Park, Kervansaray, Park City ve Park Royal. Aynı zamanda Talimhane bölgesinde 2011 nisan ayına kadar 140 yatak kapasiteli 4 yıldızlı bir otel daha açmayı hedefliyoruz ve şu anda 400 kişiye istihdam sağlamaktayız.”

“2008 yılında bir yükselme yaşadıktan sonra 2009 yılında bir kriz dönemi yaşadık. Kriz döneminden sonra, turizm sektörü olarak biz çok fazla etkilenmedik ama kardan zarar ettik” açıklamasını yapan Birgül Öztanık, kriz sonrası Türkiye 2010 yılına nasıl girdiğini ise şöyle değerlendiriyor:

2009 yılı sonrasında turizm de büyük bir gelişme oldu.Kriz turizm dünyasına pek yansımadı. 2010 yılı iyi geçiyor ve bundan sonrada iyi geçeceğini düşünüyorum. İstanbul için konuşursak;Taksim en iyi bölge, Talimhane en güzel destinasyon şehrin tam ortasında olan bir yer ve hiçbir kriz onun çekiciliğini ve büyüsünü bozamaz.

AVRUPA ÜLKELERİNDE KRİZDE GERİMİZE DÜŞTÜLER
Dünyada turizm ile geçinen Yunanistan,İspanya ve diğer ülkelere bakıldığında bizim tanıtım çalışmalarımızın etkili olduğuna dikkat çeken Öztanık, İstanbul şehrinin Avrupa Kültür Başkenti seçilmesinin de önemli bir avantaj yarattığını belirtiyor.

“Turizm Bakanımız Ertuğrul Günay olmak üzere tüm sektör olarak gerçekten İstanbulu çok güzel tanıtıyoruz. Fuarlara ülke olarak çok iyi katılıyoruz. TUROB başkanımız Timur Bayındır, bütün fuarlara katılıyor. Yurtdışına gittiğiniz zaman oteller 4 ve 5 yıldızlı diye geçiyor ama hiçbiri Türkiye ve İstanbul gibi hizmet vermiyor. Tabi bunu özellikle Talimhane ve Taksim için söylüyorum.

OTEL YÖNETMEK YATIRIMDAN FARKLIDIR
“TUROB araştırmalarında İstanbul'da olan 4 ve 5 yıldızlı otel kapasiteleri yayınlandı. Farkındaysanız oteller hep Avrupa yakasında Anadolu yakasında az otel var. Özellikle Beylikdüzü ve Havaalanı bölgesinde de yatırımlar yapılmış. Bunların olumlu sonuçlar verdiğini düşünüyorum.Ama daha çok kongre ve fuar için gelecekleri yer Taksim'dir. Artık iş çevrelerinde ve diğer sanayi dallarında yatırımının karlılığını düşünerek turizme yatırım yapmak istiyor. Herkes otel yatırımı yapabilir ama geri dönüşümü nasıl olacak onu yönetebilecek misiniz mesele budur bence.

BAŞARI İYİ EKİPLE GELİR
Turizm yatırımı yaptığınızda önemli olan hizmet kalitesi ve insan kaynağını yönetmektir.Bir otel açtığınız, personel kadrosu kurdunuz personelinizin deneyimli olması gerekir.Misafir otele girdiği zaman kendini evinde hissetmeli,her zaman memnuniyetle ayrılmalı.

Yönetsel olarak sorumluluk da üstlenen Öztanık, Yeditepe Üniversitesi Turizm ve Otelcilik mezunu ve başarısının otel yönetiminde her anlamla deneyim ve bilginin zenginliğiyle orantılı olabileceğini vurguluyor.

Tekrar ana konuya dönersek Taksim'in hiçbir zaman turizm konusunda enerjisini yitirmediğini söylediniz oradan devam edersek Talimhane'yi yücelten Türkiye'de belli bir yere oturtan en başlıca özelliği hangisidir?
Talimhane şu anda Paris'in şık sokakları gibi. Güvenlik iyi seviyede, trafik problemi yok, insanlar dilediği gibi dışarda oturabilme imkanına sahipler ve her zaman dernek olarak güzelliğini koruyacağımıza inanıyorum.

KENDİMİZLE REKABET EDİYORUZ
“Karlılıkta fark etmiyor biliyorsunuz ki online ve şirketlere verdiğimiz fiyatlar iyi ama Ortadoğu'ya verdiğimiz fiyatlar standarttır. Yunan, İtalyan, İspanyol, Amerikan, Alman, Finlandiya ve daha birçok Avrupa ülkeleriyle çalışıyoruz.

Grup pazarlaması olarak mı ayrı ayrı her otel olarak mı pazarlama yapıyorsunuz?
Bizim oturmuş bir profilimiz var. Bir  oteli tanıttığımız zaman bizim aynı bölgede şu otelimizde var diyoruz.İçiçe geçmiş rekabette yok değil.T abi bu kesinlikle yarar. Çünkü bütün otellerimiz 4 yıldızlı ve aynı bölgede olmasının avantajlarının bir taneside yönlendirebilmek.

Birgül Öztanık,gruplarındaki otellerin iç yapısına baktıklarında gözbebekleri olan otelin Grand Öztanık olduğunu belirtiyor.
“Benim için öne çıkan Grand Öztanık'tır.193 odalı özellikle bir çok banquet alanında, toplantı, düğün ve organizasyonlara ev sahipliği yaptığımız 450 kişilik Grand Ballroom ve gün ışığını gören 3 tane toplantı salonumuz mevcuttur.
Daha sonra Golden Park, Kervansaray, Park City ve Park Royal geliyor.Otel içinde hizmette toplam kaliteyi yükseltmek ve hem de birden çok yatırımı olan bir yerde kaliteyi yönetsel anlayıştaki kurumsal prensiplerle belirlediklerinin altını çizen Öztanık,bir otelin girişinde başlayan hizmet kalitesinin misafir tarafından anlaşıldığını söylüyor.

ESTETİK VE DEKORASYON KONUSUNDA MÜDAHALE ETMEYİ SEVİYORUM
Turizmde kadın yöneticilerin,artık otel tasarımından,yönetimine kadar tüm renkleri kendi estetik duyarlılıklarına göre değiştirdiklerini söylediğimizde Birgül Öztanık, kendisinin de otele estetik açıdan ve profesyonel yaklaşım içinde müdahale etmekten hoşlandığını ifade ediyor.

“Ben otelciliği bir bütün olarak görüyorum kendi işimiz olduğu için sadece satış,muhasebe değil,kendi adıma söylüyorum herşeyiyle ilgileniyorum. Prensipli ama sert değilim. Bir tekstil ürünün renginden tutun da bir ahşap kapının rengine kadar herşeyiyle ilgilenmeyi seviyorum. Mimarlarımız tüm projeleri oluşturuyor ama biz herzaman onlarla karşılıklı fikir alışverişinde bulunuyoruz.
Fiyatların krizde düştüğüne ve sonrasında ise eski fiyatlarına yükselemediğine yönlendirme yapan Birgül Öztanık zamana yayılma sonucunda bunu aşabileceklerini belirtiyor.
“Bizim zaten kış döneminde fiyatlarımız düşüyor, yaz döneminde daha iyi fiyatlar. Eski dönemlere baktığınız zaman, kriz öncesi dönemden bu dönem tabi ki düşük. Genel olarak Türkiye ekonomisinin düzelmesi gerekir diye düşünüyorum,çünkü hepsi birbirine bağlantılı bir durum.”