Anadolu'da, konak turizmi patlaması yaşanıyor...

Fransızlar ve İspanyollar Anadolu’nun eski konaklarını topluyor. Tarih, nostalji ve huzuru bir arada yaşamak isteyen yaklaşık 300 bin turistin kaldığı bu mekanlarda fiyatlar 45-200 TL arasında değişiyor.

Turizm Aktüel Turizm Aktüel 31/12/2019 23:40
Anadolu'da, konak turizmi patlaması yaşanıyor...

Dede yadigari konağı olmayanlarsa üzülmesin. 100 bin liraya 10 odalı bir konak satın almak mümkün. Öncülüğünü Safranbolu, Beypazarı, Kapadokya, Mudanya ve Amasya’nın yaptığı bu turizm girişimine şimdilerde Göynük, Kastamonu, Mudurnu, Çorum, Çeşme, Divriği ve Mardin de katılmış durumda. Turistlerin ilçelere akın etmesini sağlayan konaklar, bölgeye has mimarileri, restoran mönülerinde sundukları yerel tatları ve konuklara yaşattıkları özel deneyimle özellikle yabancı konukların da gözdesi...

 

KASTAMONU’NUN YILDIZI PARLIYOR...

 

Konak turizmi deyince akla öncelikle Batı Karadeniz bölgesi geliyor. Bolu’nun Mudurnu ve Göynük ilçeleri, Bartın, Zonguldak, Karabük, Kastamonu ve Sinop her yıl binlerce konuğu tarihi konaklarında ağırlıyor.

 

Özellikle Kastamonu, konak turizminin parlayan bölgelerinden... Bölgede turizme kazandırılan konak sayısı 5’i, toplam yatak kapasitesi ise 120’yi aşmış durumda. 2004’ten bu yana konak turizmi sektöründe olduğunu söyleyen Kastamonu Konak İşletmeleri Yönetim Kurulu Başkanı Gülsen Kırbaş, “İlk olarak Kastamonu’daki Toprakçılar Konakları’nın işletmecisi olarak yola çıktım. 11 odası ve 25 yatak kapasitesi bulunan bu konağı 6 yıldır işletiyorum” diyor.

 

25 BİN TL’YE BİLE KONAK VAR...

 

Talep arttıkça Kastamonu bu konuda yatırımcıların da adresi olmaya başlamış. Kırbaş, bu nedenle konak satın almak için kentte ciddi çalışmalara başlayan birçok grup olduğunu söylüyor. Ancak bu talep konak fiyatlarında henüz bir patlama yaşanmasına neden olmamış. Konak fiyatlarının 20-25 bin TL’den başladığını ifade eden Kırbaş, konağın mimari ve tarihi özellikleriyle oda sayısına göre fiyatların 150-200 bin TL’ye kadar yükseldiğini söylüyor.

 

RESTORASYON MALİYETİ 200 BİN TL...

 

Batı Karadeniz’de konak turizmi deyince akla gelen bölgelerden biri de Mudurnu. İlçede bu şekilde faaliyetini sürdüren 5 konak bulunuyor. Bu konaklar için bölgeye gelenlerin sayısı ise yıllık 10 bini geçiyor. Ankara İstanbul arasındaki yolculuklarda bu deneyimi yaşayan konuklar da 1 gece bu konaklarda kalıyor.

 

Mudurnu’nun girişindeki Yarışkaşı Konağı, 8 yıldır turizme hizmet veriyor. Konağın sahibi Nevzat Anlıtan’a burası büyüklerinden kalmış. Sadece konağın restorasyonu ve turizme kazandırılması için yaklaşık 200 bin liralık yatırım yaptığını söyleyen Anlıtan, “Restorasyonu yaparken en büyük sıkıntıyı günümüz otel konforunu konağın kendine has mimarisini bozmadan sağlamak için yaşadık” diyor.

 

AMASYA’YA TEŞVİK YAĞIYOR...

 

Konak turizmini çok önceden keşfetmiş bölgelere ise Amasya örnek verilebilir. Amasya İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nden Habib Yıldırım, kentte 13 tarihi konağın turizmde faaliyetini sürdürdüğünü söylüyor. Bunun yanı sıra restoran hizmeti veren tarihi konakların bulunduğunu da ekliyor. Özellikle Hatuniye Mahallesi’nde konak sahiplerinin pansiyonculuğa ve butik otel işletmeciliğine eğilimleri artmış. Yıldırım, bölgeye yeni konakların da kazandırıldığını belirtiyor. Bunun için bakanlık, valilik ve belediye tescilli konutlarda proje ve proje uygulama teşvikleri de veriyor.

Habip Yıldırım, Avrupa Birliği ve Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı’nın (OKA) da benzer desteklerinin bulunduğunu hatırlatıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı son 5 yıl içinde tescilli evlere, kültür varlıklarının onarımının yapılması kapsamında 60 mülk sahibine toplam 819 bin 368 TL tutarında proje ve uygulama ödeneği sağlanmış.

JAPONLAR SAFRANBOLU’YA BAYILIYOR...

 

Son 5-6 yıldır konak turizminde kalkınan beldelerimizden biri de Safranbolu.

Osmanlı ahşap mimarisinin en güzel örneklerinin sergilendiği Safranbolu’da en az 150 yıllık tarihi konaklar restore edilip ya restoran ya da otel olarak turizme kazandırılıyor.

 

Safranbolu’da konak işleten Nurettin Ünal, başta Japonlar olmak üzere Uzakdoğulu konukların Safranbolu’ya yoğun ilgi gösterdiklerini belirtiyor. Bu konaklarda ortalama 2 gün konaklama yapılıyor. Ünal, önümüzdeki beş yıl içinde tüm konakların turizme kazandırılacağı görüşünde.

 

Konak fiyatlarındaki artış da Ünal’ın bu görüşünü doğrular nitelikte. 90’lı yıllarda ortalama 2-3 bin liraya satılan bu konakların en küçüğü bugün 200 bin TL’den alıcı buluyor. Ancak hemen ekleyelim; Safranbolu’daki konakları restore ettirtmek için satın almaktan daha yüksek bedelleri gözden çıkarmanız gerekiyor. Çünkü 10-12 odalı bir tarihi konağın restorasyon maliyeti 300-400 bin lirayı buluyor.

 

FRANSIZ VE İSPANYOLLAR KONAK PEŞİNDE...

 

Konak sayısı bakımından en zengin bölgelerimizden biri de Kapadokya. Sadece Ürgüp’e bağlı Mustafapaşa Beldesi’nde 25 yeni konak, turizme kazandırılmak amacıyla restore ediliyor. Bölgede daha önce projesi tamamlanan 300’ü aşkın konak ise butik otel ve turistik restoran olarak faaliyetini sürdürüyor.

 

Kapadokya Turistik İşletmeciler Derneği Başkanı Ahmet Tok, bölgeye yılda ortalama 2 milyon turist geldiğini, dört-beş yıldızlı otellerin bu talep karşısında yetersiz kaldığını belirtiyor. Bu konuda turizmin imdadına konaklarını butik otel ya da pansiyon gibi işletenler yetişiyor.

 

Kapadokya’daki konaklarda konaklamak diğer bölgelere göre biraz daha pahalı. Ortalama 200 dolardan başlayan oda fiyatları, konağın konumu ve popülerliğine göre 1.000 dolara kadar çıkıyor. Taş binaların altındaki kaya odaları da özellikle yabancı turistler tarafından tercih ediliyor. Ancak Tok, bölgeye gelen turistlerin konaklama sürelerinin kısalığından şikayetçi. Bu yıl özellikle Almanların akınına uğradıklarını belirten Tok, Kapadokya’yı hissetmek için 2-3 günlük turların yeterli olamayacağını vurguluyor.

 

Talebin yüksekliği, bu tarihi konaklara yatırımcıların ilgisini de artırmış. Tok, yerli yatırımcıların yanı sıra yabancıların da konak satın almak için sırada olduklarını söylüyor. 10-15 odası bulunan bu tarihi mekanları satın almak isteyenlerin başında ise Fransız ve İspanyollar var. Her yıl yaklaşık 10 konağın el değiştirdiğini ve restorasyonunun tamamlandığını söyleyen Tok, bu konuda devletin de teşvik verdiğini ekliyor. (Para Dergisi)


Önemli haberleri kaçırma!

E-posta bültenine abone ol:

Tüm güncellemelerden e-posta yoluyla haberdar olun.