6'ncı Uluslararası Meze Festivali, lokal ve global mezeleri bir araya getirdi
Akra Antalya ev sahipliğinde bu yıl 6’ıncısı gerçekleşen Uluslararası Meze Festivali geniş bir katılımla gerçekleşti. Dünya mutfaklarının yanı sıra Anadolu mutfağında da önemli bir yere sahip olan meze kültürü Türkiye’nin farklı bölgelerinden seçilen restoranların ve Rusya’nın eşsiz meze reçeteleri festivalin başrolünde yer aldı.
Akra Antalya ev sahipliğinde bu yıl 6’ıncısı gerçekleşen Uluslararası Meze Festivali geniş bir katılımla gerçekleşti. Dünya mutfaklarının yanı sıra Anadolu mutfağında da önemli bir yere sahip olan meze kültürü Türkiye’nin farklı bölgelerinden seçilen restoranların ve Rusya’nın eşsiz meze reçeteleri festivalin başrolünde yer aldı. Davetlilere keşif dolu bir tadım deneyimi yaşatan festivalde yerli ve yabancı 17 seçkin işletmenin özenle hazırladığı gurme mezeler yoğun ilgi gördü.
Akra Antalya ev sahipliğinde gerçekleşen 6. Uluslararası Meze Festivali, 2 gün boyunca şehrin en çok konuşulan gastronomi etkinliğine imza attı. 25 Ekim Cuma günü “Meze Talks” ile başlayan festival, misafirlerine gastronominin sırlarını verdi. Yoğun bir katılımla gerçekleşen festival gastronomi tutkunlarını ülkemizin ve dünyanın önde gelen restoranlarının duayen şefleriyle bir araya getirdi. Festival boyunca Türkiye’nin farklı köşelerinden ve Rusya’dan gelen aşçıların birbirinden leziz mezeleri herkesten tam not aldı.
HÜNKAR’IN HİKAYESİ…
Geleneksel bir lezzet buluşması haline gelen ve bu sene 6’ncısı gerçekleştirilen Uluslararası Meze Festivali, “Meze Talks” ile start aldı. Moderatörlüğünü Ebru Koralı ve Tolga Atalay’ın yaptığı ve Akdeniz Üniversitesi Gastronomi Bölümü öğrencilerinin büyük ilgi gösterdiği panelde, geçtiğimiz haftalarda vefat eden Hünkar restoranın sahibi ve Türk gastronomi dünyasının duayen isimlerinden Feridun Ügümü anıldı. Panele konuk olan Uğurcan Ügümü, babası Feridun Ügümü’nün vefatından önce kaleme aldığı “Hünkar” kitabının içinde yer alan tariflerin ve babası ile mutfaktaki anılarını anlattı.
ANADOLU’DA KAŞIĞIN ARKEOLOJİSİ
Günün ikinci paneli, sanat araştırmaları ile Anadolu'nun kültür mirasını öne çıkaran Nur Başnur’u ağırladı. Başnur, “Anadolu’da Kaşığın Arkeolojisi” başlığını taşıyan sunumunda kaşığın tarihsel yolculuğunu, Türklerin yemek ve kaşık alışkanlıklarını, Osmanlı’dan günümüze kadar Anadolu kültüründeki tüm kullanım şekli ve amaçlarını anlattı.
KASTAMONU MUTFAĞI VE PASTIRMA
Meze Talks’ın üçüncü panelinde Kastamonu ve Kastamonu mutfağı masaya yatırıldı. Ebru Koralı ve Tolga Atalay’ın sorularını cevaplayan Kastamonu İksirli Çiftlik’ten Duygu Ece Aydın Kastamonu mutfağı ve ürün çeşitliliğine dikkat çekerken şehrin gizli kalmış ilgi çeken lezzetlerini anlattı. Kastamonu Ala Restaurant’ın işletmecisi Ömer Karabıyıkoğlu ise pastırmanın tarihini ve yapım tekniklerini anlattı. Pastırmanın birden çok çeşidi ve kullanım alanı olduğuna dikkat çeken Karabıyıkoğlu, konuklara Kastamonu pastırması ikram etti.
BOĞATEPE’YE YOLCULUK
Günün son panelinde Boğatepe Çevre ve Yaşam Derneği Kurucusu ve Kars kaşarı - gravyerini dünyaya tanıtan İlhan Koçulu, Boğatepe’nin Hikayesi’ni anlattı. Koçulu, korunan doğanın insanlara besin verdiğini belirterek iyi, temiz ve adil üretimin önemine vurgu yaptı.
Kooperatifçiliği de değinen Koçulu, gıda maliyetleri ve peynir üretimine ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Koçulu, köylü, çiftçi ve küçük üreticinin korunması gerektiğini belirterek gıdanın, toprağın ve suyun korunması gerektiğini dile getirdi.
GIYAM / KIYAM
Ebru Koralı ve Tolga Atalay'ın moderatörlüğünü yaptığı Antik Çağ'dan Bugüne Sofrada Kalanlar başlıklı panelin konuğu Kapurcuk Gastronomi Evi’den Ece Baysal oldu. Marmaris’in yöresel ürünlerine yer verdikleri Kapurcuk Gastronomi Evi’nden bahseden Ece Baysal, Marmaris’in turizmle ön plana çıksa da kültür ve gastronomi olarak da çok zengin olduğuna değindi. 250 yıllık Gıyam isimli tatlıya da ayrı bir parantez açan Baysal, fıstık ve susamın çam balı ile buluşması ile Gıyam’ın ortaya çıktığını söyledi. Panel esnasında dinleyicilere Kapurcuk’ta üretilen Gıyam ikram edildi.
GAROS’UN KEŞFİ
Meze Festivali’nin son panelinde Marmara Adası Slowfood Topluluğu’ndan Doç. Dr. Elif Gözler Çamur konuk oldu. Marmara Adası’nın geleneksel lezzeti olan Garos’un, Antik Roma’dan günümüze uzanan yolculuğuna değindi. Uskumru ya da Kolyoz balıklarının karacigeri ve havyarı ile yapılan Garos’u anlatan Doç. Dr. Elif Gözler Çamur, Garos’un atıksız mutfağın güzel bir temsilcisi olduğunu söyledi.
MEZELER TADIMA ÇIKTI
6'ncı Uluslararası Meze Festivali, ikinci günün akşamında Türkiye ve dünyanın farklı köşelerinden gelen şeflerin hazırladığı mezeler, gastronomi meraklılarının beğenisine sunuldu. Akra Antalya’nın keyifli bahçesinde gerçekleştirilen lezzet buluşmasında görücüye ve tadıma çıkan mezeler konukların büyük beğenisini kazandı.
Geceye mezeleri ile katılan Alaf, Bağarası, Birch, Trilye, 7 Mehmet, Lokanta Bahar, Girida Port, HSVHN, İZA, Klasik Dükkan, Konak, Mahir Lokantası, Kaplan Restoran, Parlak Restaurant, Yalova Restaurant, TheLifeCo ve Akra Antalya, Antalya’da önemli bir lezzet buluşmasına katkı sağladı. Lezzet peşinde koşan seçkin davetlilerin yanı sıra çok sayıda basın mensubunun da takip ettiği lezzet buluşmasında konuşulan tek konu hangi mezenin daha lezzetli olduğuydu.
GASTRONOMİ ÖĞRENCİLERİ GÖREV BAŞINDA
Meze Festivali, lezzet buluşmasının yanında gastronomi öğrencileri için de önemli bir eğitim platformu oldu. Akdeniz Üniversitesi Gastronomi Bölümü’nden 35 öğrenci, Meze Festivali çerçevesinde Akra Antalya’nın mutfağında sektöre ilk adımlarını attı. Bir hafta boyunca Akra mutfağında bulunan öğrenciler, hem ustalarına yardımcı oldu hem de gelecekteki mesleklerine ilk adımlarını attı.
Önemli haberleri kaçırma!
E-posta bültenine abone ol: