Türk ve Yunan turizmcinin gözü bu ziyarette...

Türk ve Yunan turizmcilerin bütün dikkati, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Türk heyetinin Atina ziyaretinde olacak. Başbakan Erdoğan'ın 14-15 Mayıs tarihlerinde yapacağı Atina ziyareti öncesi, Yunan adalarına 48 saatliğine vize muafiyeti konusu gündeme oturdu.

Turizm Aktüel 31/12/2019 23:40

Türklerin daha rahat girip çıkmaları ve 48 saatliğine vizeden muaf tutulmaları yönünde ciddi bir kamuoyu oluşan Yunan adalarında, gözler bu ziyarete çevrildi. Sakız Adası Belediyeler Birliği Başkanı Yannis Malafis ise iki başbakanı, Ege için son derece önemli olan ünlü düşünür Homeros'un ders verdiği Daskalopetra adlı kayalığa davet etti.

Türkiye'den daha fazla turist gelmesi için tarihlerinde görülmemiş bir şekilde hükümetlerine baskı yapan Yunan adaları yöneticileri, Türk hükümetinin son 7.5 yılda 24 ülkeyle vizeleri karşılıklı olarak kaldırması ve Başbakan Erdoğan'ın Atina ziyaretiyle iyice umutlandı.

Sakız Adası'nda yayınlanan Alithia Gazetesi, 'Yeter, Türklere Vize Muafiyeti Verin Artık' başlıklı haberinde, 12 Adalar valileri, belediye başkanları, Sivil Toplum Kuruluşu temsilcilerinin imzasıyla Yunan Başbakan Papandreu'ya gönderilen mektuba yer vererek, Türklere vize muafiyetinin yaşama geçirilmesini istedi.

Yunan adalarındaki esnaf ve turizmciler de 'Türkler kardeşimizdir, daha fazla gelsinler' şeklinde ortak bir ses yükseltti. Sakız Adası'nın en büyük oteli olarak bilinen 139 odalı, 4 yıldızlı Chios Chandris Hotel'in Genel Müdürü Nicholas Panteloukas, vize muafiyeti konusunun çok basit bir formülle çözülebileceğini belirterek, "Yapılması gereken, (deniz yolu seferleriyle bir Türk limanından bir Yunan adasına gelen ve 48 saat içinde tekrar çıkış yapan Türk vatandaşlarından schengen vizesi istenmez) kararını almaktır. Buna başta AB ülkeleri olmak üzere kimsenin itirazı olamaz. Bir başka önlem olarak da tıpkı kruvaziyer seferlerde olduğu gibi, gemide pasaportların toplanmasını ve adalarda kalındığı sürece yolculara birer landing card türü geçici belge verilmesi. Bu önlemlere ek olarak Sakız Adası'ndan anakaraya olan gemi ve uçak seferlerindeki bilet kontrollerini sıkılaştırmak da art niyetli kişiler için caydırıcı olacaktır. Yani Türkleri adalarda 48 saatliğine ağırlamamak için hiçbir neden yok" diye konuştu.

Sakız Adası Belediyeler Birliği Başkanı Yannis Malafis da halktan gelen talep üzerine Atina'ya mektup yazdıklarını ama sorunun Türk- Yunan probleminden değil, schengen kurallarından kaynaklandığını vurguladı. "Elimiz, kolumuz bağlı, bir şey yapamıyoruz" diyen Malafis, şöyle devam etti:

"Defalarca bu yöndeki isteklerimizi ilettik. Karşımıza hep adalar üzerinden yapılan insan kaçakçılığı çıktı. Kaçak sorunu çözülürse hemen vize muafiyeti başlayacak. Deniz yoluyla 48 saatliğine vize muafiyeti konusuna sıcak bakıyoruz, bunu yapabiliriz. Mutlaka işbirliğine gitmeliyiz. Aslında mağdur olan ne Atina ne de Ankara. Vizenin asıl mağdurları Ege adalarında ve Türk kıyılarında yaşayanlar. Bölge olarak en iyi iklime sahibiz. Bu topraklar çok medeniyetler yarattı. Bizler bu medeniyetlerin son bekçileriyiz. Sakız Adası'nda Daskalopetra'da Homeros'un öğrencilerine açık havada ders verdiği bir kayalık var. Her iki başbakanı da Daskalopetra'ya davet ediyorum. Homeros hem İzmir'de hem de Ege adalarında yaşamış, önemli bir düşünür. Aramızdaki yapay sınırları kaldırmamızda öncü olmasını diliyorum. Başbakanlarımızın buradan verecekleri dostluk mesaji, iki ülke arasındaki ticaret işbirliğini de olumlu yönde etkiliyecektir. Başta turizm olmak üzere çok şeyler yapılabiliriz."

1999 yılından bu yana Sakız Adası'nda seyahat acentası olarak hizmet veren ve Sakız- Çeşme arasında gemi işleten Sunrise Tours sahibi Apostolos Spanolios ise herşeyden önce yeşil pasaport sahibi Türkler'den vize istenilmesine son verilmesi gerektiğini vurguladı. Spanolios, "Bugün başta Almanya ve Fransa olmak üzere Avrupa Birliği ülkelerinin tamamına yakını yeşil pasaport sahibi Türkler'den vize istemezken, Yunanistan niye ister anlamak mümkün değil. Bu ekonomik dar boğazda atılması gereken ilk adım yeşil pasaporta vizeyi derhal kaldırmaktır. Diğer pasaport sahibi Türkler konusunda da biz üzerimize düşeni yaptık. Atina'ya mektup yazıldı, Başbakan Papandreu da Meis Adası'nda ‘Günlük bir ziyaret sözkonusu olabilir. Bu adalamız için de, ekonomiz için de son derece yararlıdır. Adalarımızı ziyaret etmek isteyen Türk turistlere nasıl kolaylık sağlayabiliriz bakacağız' diye yeşil ışığı yaktı. Başbakan Erdoğan şimdi Atina'ya geliyor. Türk medyası da işin üzerine giderse bu sorunu çözmüş oluruz" dedi.

Vize muafiyeti konusunda Ege'nin her iki yakasında yapılan çalışmalarda ön saflarda yer alan Çeşme Atlas Tur Seyahat Acentası sahibi İzzettin Kucur da "Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan her zaman AB ülkeleri schengen vizesinin kaldırılmasını talep ediyor. Yunan adalarına 48 saat vize muafiyeti getirildiği takdirde ve uygulamada da önemli bir sorun çıkmadığında, schengen vizesinin toptan kaldırılması yönünde en önemli adım atılmış olur. Almanya Başbakanı Merkel'in Türkiye'yi ziyareti esnasında (siz vizenin kaldırılmasını ve AB'ye tam üye olmayı unutun) anlamına gelen sözlerine en güzel cevap bu vize muafiyeti uygulamasını gerçekleştirmek olacaktır.

Bu uygulama aynı zamanda AB ülkelerinin en büyük korkularından olan ve Türk kıyılarından Yunan adalarına insan kaçaklığı konusunda da adeta bir test olacaktır. Yunanistan ise ekonomisindeki kötü gidişi gerekçe göstererek AB'yi vize muafiyeti konusunda rahatlıkla ikna edebilir. İçlerinden bazı aklı evvellerin 'Yunan adalarını satın' deme küstahlığını bile gösterebildiği AB ülkeleri, 48 saatliğine vize muafiyeti verirse Yunanistan'ın adalarını satmasına gerek kalmaz. çünkü vize muafiyeti olursa çeşme- Sakız Adası arasında 2009'da 85 bin olan yolcu sayısı 250- 300 bin olur. Diğer adalara gidenlerle birlikte yılda yaklaşık iki milyon Türk vatandaşı ortalama 250 euro konaklama ve alışveriş için harcama yapsa 500 Milyon Euro Eder" diye konuştu.

İzzettin Kucur ayrıca, Türkiye'deki acentaların bilet satışında titiz davranacaklarını, yolcuya Türkçe ve Yunanca dillerinde (Bu biletle yapacağım seyahatimde iltica talebinde bulunmayacağım) taahhütlü bir belge imzalatabileceğini belirterek, "Bu belge de geminin yanaşmasıyla birlikte adalardaki pasaport polisine teslim edilir. Niyeti bozuk kişiler için bu önemli bir caydırıcı özelliktir. Yine de herşeye rağmen iltica talebinde bulunan olursa ya da kaçak olarak ister Yunanistan anakarada ister herhangi bir AB ülkesinde ele geçirilen olursa, polis bu belgeye dayanarak sorgusuz sualsiz kişiyi geriye iade edebilir. Kaldı ki, bu koşullarda hiç olmamasını dilediğim ama olduğunu varsayarsak da yüzde 1- 2'yi geçmeyeceğini tahmin ettiğim art niyetliler yüzünden hem Türklerin hem de Yunan adalarının cezalandırılması ne derece doğru olur bilemiyorum" dedi.

Yunan adalarından görüşler

Sakız Ticaret Odası Başkanı Adonis Zannikos: "Vize uygulamasının kısa bir süre için de olsa kaldırılması iki ülke için de çok yararlı olacaktır. Uygulanabilir bir sistemdir. İki taraftan da geliş gidişler ve ticaret artmakta. Uygulamayla bu artışın daha da yükseleceğinin bilincindeyiz."

Sakız Vali Yardımcısı Litsa Lykou: "Valilik olarak 24 veya 48 saatlik vize muafiyeti çok yararlı olacağı kanısındayız. Nasıl ki Yunan vatandaşları Türkiye'ye gidip tatil ve alışveriş yapıyorlarsa, orada para harcıyorlarsa, Türkler de aynı şekilde Yunan adalarına gelip tatil ve alışveriş yapabilmeliler. Şimdi uygulanmakta olan statüye göre bu mümkün olamıyor, Türk vatandaşları vize yüzünden rahatlıkla gelemiyorlar, adalarda yaptıkları harcamalar Yunan vatandaşlarının Türkiye'de yaptıkları harcamalara göre çok daha az oluyor. Şimdi sizin başbakanınız ve dışişleri bakanınız Atina'ya gelip, Papandreu ile görüşmeler yapacak. Vize konusunda uygun bir karar alacakları ümidindeyiz."

Hatzelenis Tours sahibi Margaret Hatzelenis: "Biz 1980'den beri Türkiye'den gelenlere Sakız Adası'nda araç kiralama ve döviz hizmetleri veriyoruz. Elbette ilişkilerin daha da geliştirilmesini istiyoruz. çünkü vize yüzünden çok az insan geliyor."

Korakis Shop sahibi Rena Korakis: "Bu mağazayı babam kurdu, 1985 yılında yılından beri sakız ürünleri, reçeller, hediyelik eşya satıyoruz. Adadaki herkesin arzusu Türkiye'den daha fazla insan gelmesi ve ada ekonomisine katkı koymasıdır. İki başbakan bu konuda anlaşsınlar, hepimiz için en iyisi olacaktır." ( DHA)