"




Tatil artık yüzde 40 indirimli
Beraber yaşadıkları Kayseri’den İstanbul’a gelince eşiyle birlikte 25 metrekarelik dükkânda fotokopi makinesiyle çoğalttığı tur programlarını satarak işe başlayan Anı Tur Yönetim Kurulu Başkanı Veli Çilsal, şirketi böylece büyüttüklerini anlatıyor.

Yıllar geçtikçe daha fazla insanı tatile ulaştırdıklarını belirten Veli İçsal, bunun da kendilerini bir havayolu şirketi kurmaya kadar götürdüğünü söylüyor. 5 uçaklık filoya ulaştıklarını ancak havacılığın çok zor olduğu için zararına da olsa 1.5 yıl sonra şirketi zor sattığını belirten Çilsal şöyle devam ediyor: “Biz büyüdükçe şartlar bizi başka alanlara kaymaya mecbur etti. Bir de havayolu sektörüne adım atmak istedik. 1.5 yıla yakın bir çalışmam oldu ve firmayı zarar ederek Hollandalı bir şirkete devrettim.
Girdiğim sektörün çok zor, işletmenin beceri istediğini anladım. 5 uçağa kadar çıkmıştık. Babam bana işe girmeye karar verdiğimde dedi ki ‘Oğlum Kayserililer kolay kolay altından rüzgâr geçen şeye yatırım yapmazlar, gel bu işten vazgeç’ dedi. Bunun anlamı Kayserililer ayağını yere sağlam basmak isterler. Ama ben dinlemedim ve sonuçta zarar ettim.”

HACCA OTOBÜS TURU

Turizm sektörüne adım atmasının babası Osman Çilsal sayesinde olduğunu belirten Veli Çilsal, “Benim turizmle uğraşmam babamdan kaynaklanıyor. Babam otobüs işletmeciliği ile başladı. İnsanları toplayıp yurtiçi turlara götürüyordu. Daha sonra yurtdışına bir takım seyahatleri oldu. Arap ülkelerine hac ve umre nedeniyle taşımacılık yaptı.
Ben onun yanında çalışarak bu sektörü anlamaya başladım” diyor. Babasının yaşı ilerledikten sonra aile olarak Kayseri’de bir öğrenci yurdu yapmaya karar veren Çilsal ailesi, 100 yataklı yurda anneleri Fatma Çilsal’ın adını verirler. Bugün Kayseri’deki İncisu bölgesinde bulunan yurdun bekçiliğini ise artık 90 yaşına gelmiş baba Çilsal yapıyor.

Babası işi bıraktıktan sonra ‘İş başa düştü’ diyerek 1985 yılında İstanbul’da 25 metrekarelik bir dükkân açan Çilsal, daha sonra eşi ile birlikte tur programları satıp, rehberlik yapmaya başlar. Çilsal, “Eşimle birlikte Kapadokya, Uludağ ve İstanbul turları yapıyorduk.
Birlikte insanları toplayıp onlara rehberlik yapıyorduk. Türkiye’de turizm henüz yeni başlıyordu. Almanlar sırt çantalarını ve karavanlarını alıp Kapadokya’ya gelirlerdi. Bizim şansımız ise Türkiye’nin doğasal ve tarihi güzellikleriydi” diye konuşuyor.

Veli Çilsal, grup olarak büyümelerini, Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın şirketlere yaptırdığı otel tahsislerinin oluşturduğunu söylüyor. Bundan sonra otellere yönelik çalışmaya başlayan bir şirket halini aldıklarını anlatan Çilsal, büyümelerini “Günü birlik turları artık bitirip otel anlaşmalarını devreye soktuk. Yurtiçi ve yurtdışı turları organize etmeye başladık. Tecrübe ve birikimlerimiz arttı. Artık kurumsal bir hale gelince büyümeyi isteseniz de durduramıyorsunuz” sözleriyle anlatıyor.

Turizmde Kayserili olmak
Büyümelerinde Kayserili olmanın kolaylığını her zaman gördüğünü belirten Çilsal, “Turizm için tecrübe, bilgi birikiminin yanı sıra tüccar olmak da gerekiyor. Almayı satmayı bilmek gerekiyor. Bu ikisinin birlikte yoğrulması iyi bir ürün çıkartıyor. Birisi eksik olursa o zaman sıkıntı doğuruyor. Tüccarlık alım satım ve finans konularında etkili oluyor” diyor.

Türkiye’deki turizmin yıllar yılı arttıkça, tur operatörlüğünün sürekli olarak ihtiyacının duyulacağını belirten Çilsal şöyle devam ediyor: “Ülkede istikrar olduğu sürece bu ülkede turizm hiç zarar görmeyecektir. Bu öyle bir sektör ki nemden hemen hastalık kapıyor. Ufacık bir yangın çıksa, kriz olsa hemen geri çeker kendisini.
Gelecekte şimdiki turizm alanlarının yanı sıra Mersin ve Adana bölgesinde yeni yatırımlar faaliyete geçince, Karadeniz’deki bakir alanlar çevreye tahribat vermeden değerlendirilirse buralar Türkiye’nin yeni gözdeleri arasındaki yerlerini alacaklar. Antalya gibi destinasyonlar ise yabancıların uğrak yerleri olarak kalacaktır.”

Erken rezervasyonla Türkler için fiyatlar düştü
Türk turizminde yaşanan artış nedeniyle 2010 yılını bir önceki yıla göre yüzde 50’ye varan oranda büyümeyle kapatacaklarını belirten Veli Çilsal, bunda Türkiye’de erken rezervasyon oranının her geçen yıl daha fazla talep görüp artışa geçmesinin büyük payı olduğunu söylüyor. Çilsal, şöyle devam ediyor: “Türkiye içerisinde erken rezervasyonda çok geniş kitlelere ulaştık. Ülkede bilinç oluşmaya başladı.

İnsanlar tatillerini erken almaya başladılar. Eskiden Avrupalı turist geliyor, bizim ülkemizde daha ucuza tatil yapıyor inanışı vardı. Bu son dakika alınan turlar nedeniyle böyleydi. Ancak erken rezervasyonlar sayesinde bu durum değişti. Kışın tatil alıyorlar artık Türkler. Çalışanların konuları biraz daha belli oldukça sistem oturacaktır. Arada yüzde 40 ucuzluk söz konusu oluyor. Bu fırsatı artık kimse kaçırmak istemeyecektir.
”Türk turizminde yaşanan artış nedeniyle 2010 yılını bir önceki yıla göre yüzde 50’ye varan oranda büyümeyle kapatacaklarını belirten Veli Çilsal, bunda Türkiye’de erken rezervasyon oranının her geçen yıl daha fazla talep görüp artışa geçmesinin büyük payı olduğunu söylüyor. Çilsal, şöyle devam ediyor:
“Türkiye içerisinde erken rezervasyonda çok geniş kitlelere ulaştık. Ülkede bilinç oluşmaya başladı. İnsanlar tatillerini erken almaya başladılar. Eskiden Avrupalı turist geliyor, bizim ülkemizde daha ucuza tatil yapıyor inanışı vardı. Bu son dakika alınan turlar nedeniyle böyleydi. Ancak erken rezervasyonlar sayesinde bu durum değişti. Kışın tatil alıyorlar artık Türkler. Çalışanların konuları biraz daha belli oldukça sistem oturacaktır. Arada yüzde 40 ucuzluk söz konusu oluyor. Bu fırsatı artık kimse kaçırmak istemeyecektir.”

Türkiye turizmde antrenmanlı bir ülke

Bu yıl İran, Suriye ve Lübnan gibi komşu ülkelerin Türk turizmini rekor yılı olarak kabul edilen 2008 yılının üzerine çıkaracağını belirten Veli Çilsal, “Vizelerin kaldırılması turizmi inanılmaz olumlu etkiledi. Kimsenin aklına gelmiyordu böyle bir şey. Bütün boşlukları doldurduk. Türkiye turizmde çok antrenmanlı bir ülke.
Taleplerin bir anda artması söz konusu olduğu gibi düşmesi de söz konusu olabiliyor. Ekonomik krizler, terör olayları gibi şeyler turizmi derinden etkileyen ve bir anda karşılık bulan olumsuz gelişmelerdir. Ancak Türkiye bunlara alıştı. Doluluklar, boşluklar yaşaya yaşaya herkesin bir A, B, C planları olmaya başladı. Aksi halde ayakta durmak çok zordu” diye konuşuyor. (shf)