Tarihin tanığı Pera Palas Hotel, 1 Eylül'de kapılarını açacak...
İki yıldan bu yana restorasyonda olan Pera Palace Hotel, eylül ayı başında ilk günlerinin ihtişamıyla yeniden açılıyor. Birinci derece tarihi eser olan Pera Palace Hotel’in kente en mükemmel biçimde yeniden armağan edilmesi için çalışmalar büyük bir titizlikle yürütüldü.
Yalnızca İstanbul ve Türkiye’nin değil, tüm dünyanın merakla beklediği Pera Palace Hotel, 1 Eylül 2010’da kapılarını açıyor. İstanbul’un en değerli simgelerinden olan otel, tarihi dokusuyla ve yüksek hizmet standartlarıyla fark yaratacak.
Beşiktaş Turizm Yatırımları Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi tarafından 23 milyon Euro’luk yatırımla yenilenen Pera Palace Hotel, 2008 yılının Nisan ayından bu yana kapsamlı bir restorasyon-renovasyon sürecindeydi. Pera Palace Hotel’in tarihi niteliği, tüm çalışmaların büyük bir titizlikle sürdürülmesini gerektirdi.
Levanten mimar Alexander Vallaury’nin tasarladığı, kuruluş çalışmalarına 1892 yılında başlanan ve 1895 yılında açılış balosu gerçekleşen Türkiye’nin Avrupa standartlarındaki ilk oteli Pera Palace Hotel’in restorasyonu; Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu’nun denetiminde, bu proje için bir araya gelen akademisyen ve profesyonellerden oluşan Danışma Kurulu tarafından gerçekleştirildi. Mimari proje koruma mimarlığı KA.BA Eski Eserler Koruma ve Değerlendirme Mimarlık; yeniden işlevlendirme ve iç mimarisi çalışması ise Metex Design Group tarafından yapıldı.
16’sı süit 115 odası bulunan Pera Palace Hotel, odalarının çoğundan eşsiz bir Haliç manzarası sunuyor. Binaya yeni eklenen SPA’da kapsamlı bakım hizmetleri verilirken, kapalı yüzme havuzu da hizmete giriyor. Otelin gün ışığı alan, yüksek tavanlı tarihi salonları ise; davet, düğün ve toplantılara ev sahipliği yapmaya hazır.
Yepyeni ve profesyonel bir ekiple çalışmaya başladıklarını vurgulayan Pera Palace Hotel Genel Müdürü Pınar Kartal Timer; “Yüz yılı aşkın süredir İstanbul’un en önemli simgelerinden olan ve ‘müze-otel’ olarak tanımlanan Pera Palace Hotel’i eski ihtişamına kavuşturma hedefiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Pera Palace Hotel’in tarihi atmosferinde özlenen nostaljiyi yeniden yaşatırken, uluslararası bir otelde olması gereken standartları da oluşturduk. En önemli amacımız, geçmişin kaybolan incelikli hizmet anlayışını günümüzün teknolojik imkanlarıyla birleştirerek, misafirlerimize kendilerini özel hissettirecek eşsiz bir deneyim yaşatmak” dedi.
Pera Palace Hotel, yeme-içme mekanlarıyla da İstanbul’a yeni bir soluk getirecek. Aydınların buluşma noktası olan efsanevi Orient Bar, yaz aylarında kullanılabilecek terasıyla geri geliyor. Bir İstanbul klasiği olan Patisserie de Pera, İstanbullular’a özledikleri Fransız tipi pastaları sunacak, akşamüstü çayları piyano müziği eşliğinde yine Kubbeli Salon’da yudumlanacak. Otelin yeni açılan ana restoranı Agatha ise, Orient Express güzergahındaki en önemli duraklar olan Paris, Venedik ve İstanbul’dan hareketle; Fransız, İtalyan ve Türk mutfaklarını bir araya getiriyor.
Önemli haberleri kaçırma!
E-posta bültenine abone ol: