Çolakoğlu yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'nin turizm hareketliliği bağlamında katettiği mesafenin çok büyük olduğunu kaydetti. Alınan bu mesafenin günümüz şartlarında tek başına yeterli olmadığını belirten Çolakoğlu, büyüme hızıyla birlikte nitelik ve çeşitlilik bakımından yakalanan ivmenin artması gerektiğine dikkati çekti.

Bugünün anlayışına göre otellerin yalnızca geceleme amacına yönelik tesisler değil, içinde yaşanılan ve günlük yaşamın hemen tüm ihtiyaçlarının karşılanabildiği tesisler olması gerektiğine vurgu yapan Çolakoğlu, açıklamasında şu görüşlere yer verdi: ''Turizmde ürün ve hizmet talebi belirler aynı zamanda. Bu bakımdan turizm sektöründeki arz-talep dengesinin kurulması ve işlenmesi önceden akılcı planlamayı, yönetim planlamasını zorunlu kılar.
Dünya ülkelerinin başkentleri gelen turist sayısı bakımından en büyük payları alırken Ankara hala tam olarak bunu sağlayamadı. Ankara'nın geliş-gidiş trafiğini genellikle siyasi gündem ve bürokrasi belirlemektedir. Bu trafiğin çoğunluğunu işlerini bir günde bitirip dönmenin
çabası içerisinde olan insanlar oluşturmaktadır.
Ankara'nın ciddi bir turizm planlamasına gereksinimi var. Yeni otel yatırımları çözüm değil.
Yatırımlar Ankara'nın kent bünyesine ve talebe uygun olmalı. Var olan talebin paralelinde yeni oteller yapılmalıdır. Talepte artış yakalanmadan arz fazlası yaratmak doğru değil.''