Sektör, pandemide kapının önüne koyduklarını mumla arıyor
Eksik personelle, kırık dökük günleri geride bırakan sektör, çok iyi biliyor ki, doluluklar yükseldikçe, aynı sayıdaki personelle, hedefe yürüyemez.
Pandemide sona doğru gidiyoruz.
Rusya- Ukrayna savaşı,
kıyıları etkiler mi, henüz bilemiyoruz.
Ancak,
İstanbul başta, kültür turizmi
destinasyonları,
mayıs ayı itibarı ile
yükselişe geçiyor.
İstanbul'da otelciler,
geçen 2 yılın ardından,
ilk defa 4-5 ay sonrasını görebiliyorlar.
Bu öngörü hemen peşi sıra
önlemler almayı gerektiriyor,
işletmeler adına.
Eksik personelle, kırık dökük
günleri geride bırakan sektör,
çok iyi biliyor ki,
doluluklar yükseldikçe,
aynı sayıdaki personelle,
hedefe yürüyemez.
Asgari ücretin bir buçuk katı maaş veriyorum, gene de çalışacak personel bulamıyorum
Değerli bir kardeşimiz,
çok açık bir biçimde,
"asgari ücretin bir buçuk katı maaş veriyorum, gene de çalışacak personel bulamıyorum." diyor.
Ülkenin durumu ortada.
Eğitimli her genç,
kimse kusura bakmasın,
geleceğini yurt dışında arıyor.
Doktorlar, mühendisler,bilim adamları, öğretim üyeleri...
Gerek kendileri, gerekse aileleri için yurt dışında çalışmayı tercih ediyorlar.
Hem siyasi, hem de ekonomik düşüncelerle öz yurtlarını terketmekten çekinmiyorlar.
Sorduğunuzda,
bu ülkede geleceklerinin çalındığını,
umutlarının dibe vurduğunu
söylüyorlar.
Almanya'da, bir garson maaşı ortalama 1960 Euro
Peki ya otelciler?
Hele eğitimli olan,
yetişmiş dediğimiz gençler?
Farklı değil ki,
doktorlardan, mühendislerden.
Almanya'da,
bir garson maaşı ortalama
1960 Euro.
Resepsiyonistler 2500,
kat görevlileri 2600,
aşçılar 1924 - 2800 arası Euro olarak maaş alıyor.
Pandemide ilk önce kapının önüne koyduklarımızı, mumla arıyoruz şimdilerde
Her krizde,
Pandemide,
sıkışıp da tasarruf yapalım
diyerek,
yola koyulduğumuzda,
ilk önce kapının önüne
koyduklarımızı,
mumla arıyoruz şimdilerde.
Asgari ücretin bir buçuk misli maaş ödemek de yetmiyor.
İşletmelerin bir karakteri olmalı.
Çalışanlarının aidiyet hislerini,
konuklarıyla birleştirebildikleri
beceriyi sağlayabilecek yönetim
özellikleri geliştirilmeli.
Elbette Almanya'daki ortalama oda satış fiyatlarını yakalayabilmek
kısa sürede mümkün değil.
Ücretleri de Almanya ortalamasına
getirebilmek...
Kendi personelimizi kendimiz eğiteceğiz
Bu durumda çok önemli bir görev
düşüyor hepimize.
Kendi personelimizi kendimiz eğiteceğiz.
Eğittiğimiz çalışanımıza da sahip çıkacağız.
Bu konuda her ay ciromuzdan bir pay ödeyerek,
hep birlikte ( pek de demokratik olmasa da) kurduğumuz TTGA (Turizm Tanıtma ve Geliştirme Ajansı) da devrede olmalı.
TGA personel sorunu için de devreye girmeli
Tanıtım tamam, ancak geliştirmek
dediğinizde, personel yetiştirmek,
yetiştirilmesine katkıda bulunmak da görevi olmalı.
Sağlıklı Turizm belgesi konusunda nasıl devreye girdiyse TGA.
Sektörün en büyük ve en önemli sıkıntısına da çözüm bulabilmek
için devrede olmalı.
TGA neresinden bakılırsa bakılsın,
Sektörün kendi yarattığı bir değer.
Kesinlikle özerk olmalı.
Siyasetten ve her türlü dış etkiden uzak.
Sektörü tümüyle kucaklamalı.
Sektörün insan kaynakları konusunda da elini taşın altına koymalı.
Ne de olsa sektörün kendi öz varlığı değil mi?
Üstelik, kaynağının %5 ini de hazineye aktaran.
Önemli haberleri kaçırma!
E-posta bültenine abone ol: