'PORTÖR'LÜKTEN NASIL KORUNMAYILIZ..?
Geçmiş bir tarihte İngiliz “Daily Mail” gazetesinde; “Oteller, lokantalar ve bankalarda yapılan bir araştırmada, bir asansör düğmesinin bir santimetre karesinde 313 bakteri bulunduğu tespit edildi” haberi yer aldı.
Bu haberi okuduktan sonra aklıma şu soru geldi; Eğer, İngilizler gibi eğitim ve görgü seviyesi yüksek, temizlik ve hijyen kurallarına çok titizlik gösteren bir milletin kullandığı bir asansör butonunda, bahsi geçen yoğunlukta mikrop oranı tespit edilmişse, bizim güzel ülkemizin eğitim ve görgü seviyesi çok düşük, temizliği düzenli ve bilinçli yapmayan, hijyen kurallarından bihaber vatandaşlarımızın kullandığı genel kullanım alanlarında, kim bilir ne kadar yoğun mikrop bulunmaktadır?
Konuya bu pencereden bakarsak, Türkiye’de yaşayan herkesin, her türlü mikrobu taşıma potansiyelli “portör” olduklarına şüphe etmememiz gerekir. Aksini düşünmek ise aşırı iyimserlik ve vurdumduymazlık belirtisidir.
Bundan 3.5 yıl kadar önce; “Hijyen bilinci ve denetimi yok” başlığı altında bir yazı yazmış ve konunun ciddiyeti üzerine herkesin dikkatini çekmeye çalışmıştım. Umarım bazı meslektaşlarım konunun üzerinde ciddi olarak eğilme olanağı bulmuşlardır.
Bu yazımda ise, vatandaşlarımızı bir yana bırakıp, hiç olmazsa meslektaşlarımın dikkatlerini bir defa daha çekmeye çalışacağım.
Otellerimizde halen yapılmakta olan genel temizlik ve hijyen standartları, otellerin yıldız sayısına, patronların anlayışlarına, genel müdür ve ilgili departman amirlerinin eğitim, bilgi, deneyim ve görgü yapılarına göre değişkenlik arz etmektedir.
Temizlik ve hijyen kurallarının tatbikinde 5 ve 4 yıldızlı otellerimizde üç farklı uygulama yapılmaktadır.
1) Bazı işletmemizde temizlik ve hijyen kurallarına çok özen gösterilmekte ve bu konuda eğitim programları düzenlenmektedir.
2) Bazı işletmelerimizde temizlik kurallarına çok özen gösterilirken işin hijyenik tarafı önemsenmemekte veya ekonomi(!) yapıldığı sanılmaktadır.
3) Bazı işletmelerde; patron, genel müdür ve ilgili departman müdürlerinin anlayış ve kapasitelerinin kesişmesinden, hijyen kuralları hiç bilinmediği gibi, temizlik de göstermelik olarak yapılmaktadır.
Tabii, kim ne yaparsa yapsın, kendisi ve kendi işletmesi için yatırım yapar. Ancak, toplum sağlığı, temizliği ve hijyenine istisnasız olarak her işletmenin, işletmecinin ve yönetim kadrosunun maksimum özen göstermeleri zaruridir.
Bu bağlamda, otellerde bazı noktalarda yalnızca iyi temizlik yapmak yeterli değildir. Aşağıdaki noktalar özellikle yoğun mikrop yuvasıdırlar ve bazı özel kimyasallar ile periyodik temizlikleri gereklidir:
- Pisuvar su basma butonları.
- Rezervuar su basma butonları veya su çekme kolları.
- Taharet muslukları.
- Klozet içi, dışı ve kapakları.
- Klozet ve pisuvar etrafında bulunan duvar ve taban seramik ve fayansları.
- Banyo ve lavabo musluk açarları.
- Banyo ve WC kapı kolları.
- Akla gelebilecek tüm kapı, pencere kolları.
- Kullanılan tüm anahtarlar.
- Tüm uzaktan kumanda aparatları.
- Tüm elektrik butonları.
- Tüm asansörlerin butonları.
- Mutfaklar, soğuk odalar ve bulaşıkhanelerin tabanları.
- Mutfaklarda kullanılan, bıçaklar, maşalar, kıyma makineleri, hazırlık ve kesme kütükleri ve benzerleri.
- Açık büfelerde kullanılan maşalar.
- Barlarda kullanılan şarap, bira, gazlı içecek aparatları çekme kolları ve benzerleri.
Yukarıda bazı mikrop yuvası noktalardan örnekler verdim. Otelinizin kapasitesine göre bu örnekleri çoğaltabilirsiniz. Yukarıda sıraladığım mikrop yuvalarını minimize etmenin yollarından birisi de, belirttiğim noktalarda fotosel sistemine geçmektir.
Bunun dışında yapılabilir işlemler:
Birinci iş: Otelinizin kimyasal ihtiyaçlarını temin eden firma ile temas kurup, bir toplantı yapmak. Yapılacak toplantıda, önerilecek kimyasalların, kullanılacak yerlerinin ve kullanılan materyalin özelliklerine zarar vermeyecek mikrop kırma kimyasallarının tespit edilmesi gerekir.
İkinci iş: Tüm genel WC’ler, para alışverişinde bulunan personelin arka ofisleri, tüm F&B outletlerinin arka ofislerinde, tüm H/K kat ofislerinde antibakteryel solüsyon dispensırlarının tesis edilmesidir.
Üçüncü iş: Tüm genel lavabolara antibakteryel mayi sabun dispensırlarının konması veya antibakteryel sabunlarının kullanılmasını sağlamaktır. (Ben evimde yıllardır antibakteryel sabun kullanmaktayım)
Her türlü kimyasal malzemenin depolanması, taşınması, korunması ve kullanımlarına özen göstermek ve kullanıcıları daima denetlemek gereklidir.
Satıcı firmadan kimyasalların kullanımı ile ilgili bir demo’nun istenmesi ve tüm kullanıcı personelin bu konuda eğitimden geçirilmesine titizlik gösterilmelidir.
İşletmelerine gerekli yatırımı yapmayan yönetimler, kendilerine parlak bir gelecek de beklememelidirler. Bu gruba giren işletmelerin doğabilecek olayların sonuçlarına da katlanmaları gerekir.
Önemli haberleri kaçırma!
E-posta bültenine abone ol: