Kültür Turizmi Zirvesi Sonuç Bildirgesi...

Kıyı turizminin yanı sıra, kültürel açıdan büyük bir tarihi mirasa sahip olan Türkiye’nin kültür turizminde de ulusal ve uluslararsı arenada hak ettiği noktaya gelmesini ve projenin sürdürülebilirliğini amaçlayan ‘’Açık Hava Müzesi Türkiye’’ temalı zirvenin sonuç bildirgesi açıklandı.

Turizm Aktüel 31/12/2019 23:40

2011 KÜLTÜR TURİZMİ ZİRVESİ SONUÇ BİLDİRİSİ

23-24 Aralık 2011 tarihlerinde, Sheraton Ankara Hotel & Convention Center'da, kamu kurum ve kuruluşların himayesinde kültür ve turizm ile ilgili geniş tabanlı bir Kültür Turizm Zirvesi gerçekleşti.

2011 yılı teması “Açık Hava Müzesi Türkiye” olarak belirlenmiş olan zirve ile; T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, UNESCO, TÜRKSOY, Ankara Büyükşehir Belediyesi, İl Kültür Turizm Müdürlükleri, Belediyeler, TYD, TUREB, SKAL, TÜROFED, TÜRSAB ve akademisyenler ile birlikte tüm turizm profesyonelleri arasında verimli  bir iletişim köprüsü kurmak, yeni destinasyonlar ile beraber Türkiye’nin kültür turizmi pazarında istediği yere gelmesine destek olmak amaçlandı. Kültür turizmi konusunda bilgi paylaşımı ve iyi uygulama örneklerinin aktarılması gibi alanlarda sunum imkânlarının yaratıldığı zirvede ayrıca İl Kültür ve Turizm Müdürlükleri, Belediyeler ve Üniversitelerin tanıtım faaliyetlerini gerçekleştirebilecekleri bir sergi alanı oluşturuldu.

İki gün devam eden oturumlarda yapılan konuşmalar ile forumda dile getirilen görüşlerden hareketle hazırlanan Sonuç Bildirisi aşağıda kamuoyunun dikkatine sunulmaktadır:

      Türkiye’de Turizm Politikaları ve Kültür Turizmi

1.            Türkiye’nin kültür turizmi kapsamında sayılan değerleri ulusal, bölgesel ve yerel politikalarla ve stratejilerle korunmalı, geliştirilmeli ve desteklenmelidir.

2.            Deniz, kum, güneş bir ülkenin turizminin gelişmesi için tek başına yeterli değildir. Ülke olarak turizm alternatiflerinin çeşitlendirilmesi gerekmektedir. Kültür turizmi bölgesel kalkınmaya büyük katkı yapacağı göz önünde bulundurulduğunda kültür turizmi stratejik öncelik haline getirilmelidir.

3.            Turizm sektörü için sürdürülebilir kalkınma stratejisi, genellikle kapsamlı, katılımcı, politik irade tarafından desteklenen, sağlam temellere dayanan araştırmalar sonucu elde edilen, yeterli kaynakların tahsis edildiği ve izlenen bir stratejik plan olarak algılanmalıdır.

4.            Stratejik planın uygulanabilmesi için, sürdürülebilir kalkınma stratejilerinin etkinliği, esnek, dinamik, kapasite oluşturulmasına olanak veren bir yapıda olması gerekmektedir.

5.            Her ölçekteki yetkilerin kimler tarafından, nasıl, nerede kullanacağının bilindiği bir planlama yapılmalıdır.

6.            Stratejik hedeflere ne ölçüde ulaşılabildiği ve tüm sektörel etkinliklerin bu açıdan doğru yörüngelerde olup olmadığı değerlendirilmelidir.

7.            Turizmi etkisi altında bulunduran iç ve dış koşulların sürekli izlenerek proje ve program bazındaki hedeflerin öngörülen süreler içerisinde gerçekleşip gerçekleşmediğinin ölçülmesi ve planlama sürecine geriye besleme yoluyla bilgi aktarılması gerekmektedir.

Kültür Yolları ve Rotaları

1.            Bakanlık tarafından turizm fuarları düzenlenmelidir.

2.            TURSAB tarafından yeni programlar belirlenmeli ve yeni pazarlar keşfedilmelidir.

3.            Hibe programları ile yol bakımları yapılmalı ve yol üzerinde yaşayan köylülere eğitim seminerleri düzenlenmelidir.

4.            Çizilen rotaların tamamı için akademik araştırmalar yapılmalıdır.

5.            Kültürel rotaları pazara sokabilmek için rotaların bir marka resmine sahip olmaları gerekmektedir ve bu konuda çalışmalar yapılmalıdır.

6.            UNESCO Türkiye Millî Komisyonu tarafından logo kullanım hakkı tanınan sadece üç kültür rotası bulunmaktadır. Oysa Türkiye’de faaliyet gösteren birçok rota bulunmaktadır. Bu rotaların logo kullanım hakkının edinilmesi için gerekli çalışmalar yapılmalıdır.

Taşınmaz Kültür Varlıklarının Korunması

1.            Günümüzde artık kültür varlıklarımızın korunması açısından kamunun yasal, idari organizasyonu tamamlanmış olup özellikle ekonomik ve teknik destek sağlayacak kaynakların biraz daha güçlendirilmesi gerekmektedir.

2.            Türk halkı koruma konusunda daha fazla bilgilendirilmelidir.

3.            Türk halkının restorasyon faaliyetlerine katılması anlamında eğitim programları düzenlenmelidir.

4.            Türkiye’de taşınmaz kültür varlıklarının korunması, ekonomik desteklerin arttırılması ve halkın da bu çalışmalara katılımı ile sağlanmalıdır.

5.            Kültür turizminin ilkesel olarak kültürün korunmasına yönelik UNESCO değer, deneyim ve uygulamalarını dikkate alması gerekir.

6.            Arkeolojik sit alanları, tarihi kentler, ören yerleri gibi alanların doğasını ve temel özelliklerini bozmadan, bu alanları sürdürülebilir kalkınma içinde korunur hâle getirirken bu süreçleri daha önce geçirmiş ülkelerin deneyimlerini öğrenmek gerekmektedir.

7.            Dünya’ da eşine az rastlanır zenginlikte kültür varlığına sahip ülkemizde koruma bilincine yönelik eğitime belki de çocukluk çağında masallar ile başlanmalı ve tüm eğitim hayatı boyunca sürdürülmelidir.

8.            Somut ve somut olmayan mirasın koruma altına alınabilmesi ve devamlılığın sağlanabilmesi için sürdürülebilir turizm desteklenmelidir.

9.            Tescilli olmayan kültürel mirasın ve tahrip olan taşınmaz kültür varlıklarının sayısını ortaya koymaya yönelik çalışmalar yapılmalıdır.

10.          Kültürel Miras olarak kabul ettiğimiz değerlere, yalnızca onların kendilerinin iyi ve doğru şekilde bakımıyla değil, çevrelerinin de her boyutta temiz tutulması gerekmektedir.

Turizm Stratejisi 2023 Dokümanında Kültür Turizmi

1.            ‘Türkiye Turizm Stratejisi ve Eylem Planı’ belgesinin hazırlanış yöntemi, metodolojisi, kimlerin katıldığı, katılımcılığın nasıl sağlandığı konularında yeterli bilgi verilmelidir.

2.            Yer yer ayrıntılı projelere girildiği gözlenen söz konusu belgenin üst politika ve strateji belgesi niteliği taşıyabilmesi için, bu tür projelerin ayrı bir destek dokümanında yer alması sağlanmalıdır.

3.            Birçok duyarlı bölgenin son 25 yıl içinde turizm ve ikincil konut baskısıyla nitelik yitirdiği, turizm kentleri için belirlenen alanların da duyarlı ve korunması gereken yörelerde öngörüldüğü gerçeğinden hareketle, turizm kentlerinin, ağırlıkla kamu mülkiyetindeki arazilerde kurulacakları da dikkate alınarak, bu alanların “Doğal Denge Alanı” olarak değerlendirilmelerinin de dikkate alınması gerektiği düşünülmektedir.

4.            Metnin genelinde ağırlıklı olarak, büyük ölçekli turizm alanında faaliyet gösteren işletmelere yönelik stratejilere yer verilmiştir. Bunun yanında, mikro ve orta ölçekli işletmelere yönelik stratejilerin de raporda yer alması faydalı olacaktır.

5.            Strateji çerçevesinde yürütülecek olan faaliyetlerin nasıl izleneceği, bunların değerlendirmesinin nasıl yapılacağına ilişkin bir bölümün belgeye ilave edilmesi faydalı olacaktır.

Kültür Turizminin Tanıtılması ve Pazarlanması

1.            Tanıtımda hayal gücünün büyük yeri olmasına karşın, sınırsız abartının ya da aşırı basitleştirmenin pek kolayca aksi bir sonuca sürükleyebileceği göz önüne alınmalıdır.

2.            Ülkemizin yeterince tanınmayan birçok değere sahip olduğu ortadadır ve durmaksızın yeni seçeneklerin arandığı bir dünyada tematik turizm açısından sahip olduğumuz sonsuz olanaklar az çabayla birer zenginlik kaynağına dönüştürülmelidir.

3.            UNESCO açısından kültür turizmi, kültüre yönelik farkındalık çalışmalarının ve koruma yaklaşımlarının bir parçası olması durumunda anlamlıdır ve gereklidir.

4.            Uluslararası turizm pazarlarında bir kitle turizmi destinasyonu olarak konumlandırılmış olan Türkiye’nin giderek kültürel öğelerin ön plana çıkarıldığı bir destinasyona dönüştürülmesi kamu ve özel sektörün ortak vizyonu olmalıdır

5.            Bu vizyon tüm paydaşlarca benimsenmeli, oluşturulacak stratejiler ve yapılacak yatırım, pazarlama ve tanıtım faaliyetleri bu vizyon çerçevesinde örgütlenmelidir.

6.            Kültür yollarının tercih edilmesi ve kullanıcı sayılarının artması için bakanlık tarafından broşürler hazırlanmalıdır.

7.            Ülkemizin sahip olduğu kültürel değerler ve doğal varlıkların tanıtımı sadece ülkesel olarak değil aynı zamanda bölgesel olarak ta yapılmalıdır. Bu amaçla her bölgenin bir turizm örgütü oluşturması gerekmektedir.

8.            Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın web sayfası güncellenerek değişik dillerde hazırlanmalıdır.

9.            Bölgelerin tanıtılmasında sadece bir ürünün değil bölgenin içerisinde barındırdığı bütün değerlerinin tanıtılması için gerekli çalışmalar yapılmalıdır.

Ülkemizde Kültür Turizmine Yönelik Başarılı Uygulama Örnekleri

1.            Belediye Başkanları, Koruma Kurulları ve Akademik Kurulların altyapı çalışmalarını                               sekteye uğrattığı ve zorlaştırdığı hususunu dile getirmiştir. ‘Bu konuda Kurulların görüşleri ve talepleri mutlaka dikkatle incelenmeli ve değerlendirilmelidir, kurumlar arasında işbirliği ve bu işbirliğinin sağlıklı yürütülmesini sağlayacak yasal ve idari düzenlemeler yapılmalıdır’.

2. Kentlerdeki önemli kültür varlıklarını ön plana çıkarırken, taklit yeni yapılaşmalardan                kaçınılmalıdır.

3. Şehirlerin daha iyiye dönüşebilmeleri için resmi kurum yetkilileri ile özel oluşumların               yerel yöneticilerle işbirliği içerisinde çalışarak bu sürece sağlayacakları katkı büyük              önem taşımaktadır.

4. Kentlerin tarihi ve kültürel kimliklerini ortaya çıkarmak için altyapı sorunları çözümlenmeli, kültürel yapıların korunarak bölgede sürdürülebilir bir turizm oluşturabilmek amacıyla yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmelidir.