Kastamonu’ya, yerli ve yabancı turist ilgisi artıyor...
Kastamonu Konak İşletmeleri Yönetim Kurulu Başkanı Gülsen Kırbaş, “Kastamonu, kültür turizmi ve eko-turizmin parlayan yıldızı olacak”
7 bin yıllık tarihiyle, Hitit’lerden günümüze kadar birçok uygarlığa merkezlik, iki Türk beyliğine başkentlik yapmış olan Kastamonu; Osmanlı İmparatorluğu’nun en önemli vilayetlerinden biriydi.
Şehir merkezinin ‘Açıkhava Müzesi’ görünümünde olduğunu kaydeden Kastamonu Konak İşletmeleri Yönetim Kurulu Başkanı Gülsen Kırbaş, “Kastamonu, ‘yaşayan bir tarih müzesi’ gibidir. Kentte, Pontus ve Roma dönemlerinden kalıntılar, Çobanoğulları, Candaroğulları, Osmanlı İmparatorluğu dönemlerinden ise çok önemli eserler mevcuttur. Tarihi kalıntılar, kent genelinde, canlı olarak ayaktadır. Kentin yakın çevresi ve ilçeleri ise, doğa turizmi türleri için eşsiz kaynaklara sahiptir. Yakın gelecekte Kastamonu, kültür ve eko-turizmin parlayan yıldızı olacaktır” dedi.
Son birkaç yıldır, Avrupa ülkelerinden gelen yabancı turist gruplarını giderek daha sık ağırladıklarını belirten Gülsen Kırbaş, yabancı turistlerin Kastamonu’ya hayran kaldığını ve özellikle tarihi konaklarda kalmayı tercih ettiklerini belirtti.
Kastamonu, tarihi ve kültürel dokusuyla muhakkak görülmeli
Kastamonu’nun tarihi ve kültürel dokusuyla muhakkak görülmesi gerektiğini belirten Gülsen Kırbaş, “Tarih ve kültür birikimi çok yoğun olan Kastamonu’nun, turizm alanında pek çok artısı bulunuyor. Şehrin sokaklarını, saatlerce bıkmadan gezebilir ve her köşede karşınıza çıkan eserlerin ihtişamına hayran kalabilirsiniz. Bunun yanı sıra, il sınırlarının kapsadığı bölge, Türkiye’nin en zengin doğal rezervlerini, flora faunasını, 2 tane milli parkı, çok sayıda endemik bitki türünü, kanyon, mağara, şelale, yayla gibi eşsiz doğal kaynakları kapsıyor. Ilgaz Dağı gibi benzersiz toz kara sahip bir kayak merkezi ile Karadeniz’de 140 kilometrelik sahil şeridi olan Kastamonu, herkesin en azından bir kez görmesi gereken bir şehirdir” diye konuştu.
Kastamonu’ya, ‘Tarihi konaklar zinciri’ kurma hedefi
TÜRSAB Bölgesel Yürütme Kurulu yöneticisi olarak, TÜRSAB heyetiyle, 2002 yılında Kastamonu’ya inceleme gezisi yaptığı sırada, ilin o günkü Valisi Enis Yeter’in yüreklendirmesiyle, ilk konağı olan Toprakçılar Konağı’nın işletmesini aldığını ve 2003 yılında konağı işletmeye açtığını anlatan Gülsen Kırbaş, ikinci konağı olan Uğurlu Konağı’nı da 2009 yılında hizmete açtığını söyledi.
Kastamonu’nun, konak otelciliği ve ev pansiyonculuğunda gelişmeye çok müsait olduğuna dikkat çeken Gülsen Kırbaş, “Hedefim, Kastamonu gibi bir müze kentte, ciddi bir konak zinciri oluşturmaktır. 2 konağımın ardından, yeni projelere sıcak bakıyorum. Aynı zamanda, turizmin gelişmesi için yeni girişimcileri heyecanlandırıyor ve bilinç yaratmak için çalışıyorum. Zira, Kastamonu; sahip olduğu potansiyel ile vazgeçilmez bir destinasyondur. Yakın gelecekte, yurtiçi ve yurtdışından daha çok turisti şehrimizde ağırlayacağız” şeklinde konuştu.(shf)
Önemli haberleri kaçırma!
E-posta bültenine abone ol: