İstanbul, 'Dünyanın Merkezi’ olmaya aday...

İstanbul Finans Merkezi projesi tartışılırken, şehri gerçekten dünyanın finans merkezi haline getirecek proje Dünya Bankası’ndan geldi. Dünya Bankası’nın Washington’daki merkezi üçe bölünüyor. Avrupa ve Ortadoğu operasyonlarının merkezi olması için İstanbul ile Viyana çekişiyor.

Turizm Aktüel 31/12/2019 23:40

Edinilen bilgilere göre tüm birimleri Washington’da toplanan ve zaman farkı ve fiziki uzaklık nedeniyle ülkelerdeki faaliyetleri aksayan Dünya Bankası çözümü faaliyet gösterilen alanlarda üç ayrı merkez kurmakta buldu.

VİYANA İLE İSTANBUL ÇEKİŞİYOR

Buna göre Dünya Bankası tüm ülke ve sektör analizlerinin yapılıp operasyonların yürütüldüğü birimlerini dünyada üç ayrı bölgeye dağıtacak. Şimdiye kadar Washington’daki merkezden ve 128 ülkedeki temsilciliklerden idare edilen uluslararası kuruluşun yapısı da böylece değişecek.

Amerika, Uzakdoğu ile Avrupa ve Ortadoğu olarak üçe bölünecek olan Dünya Bankası, operasyonlarını her bir bölge için de bir üs ülke seçerek faaliyetlerini yeni  üssünden yürütecek. Dünya Bankası yetkilileri şimdi bu üç ülkenin hangi ülkeler olacağını tartışıyor. Banka Rusya’nın da  dahil olduğu Doğu Avrupa ve tüm Avrupa ülkeleri ile Ortadoğu operasyonlarını taşımak için iki şehir seçti.

Bunlardan ilki ve en güçlü avantajlara sahip olan şehir ise İstanbul. İkincisi ise Avusturya’nın başkenti Viyana. Dünya Bankası kaynaklarından edinilen bilgilere göre Paris de gündeme alındı ancak daha sonra elendi. İstanbul ise hem Avrupa’ya hem de Ortadoğu’ya yakınlığı ve yaşam standartlarının yüksekliği açısından önemli avantajlara

sahip.

Dünya Bankası’nda Viyana ile İstanbul arasında seçim yapmak için çalışanların ikamet edeceği yeteri derecede konut olup olmadığı ve yine çalışanların çocuklarının okuyabileceği okulların yeterli kapasitede olup olmadığı araştırılıyor.

Sorun 2 bin çalışanın çocuklarının eğitimi Bankanın Washington’da bulunan merkezinde 10 bin kişi çalışıyor. 10 katlı bir binadan oluşan Avrupa ve Ortadoğu biriminde ise yaklaşık 2 bin kişi istihdam ediliyor. Eğer bu bölüm İstanbul’a taşınırsa 2 bin kişilik dev finans kadrosu da burada yaşamaya başlayacak.İstanbul’da tamamı çeşitli ülkelerden ekonomist ve analistler ve araştırma uzmanlarından oluşan 2 bin kişinin çocuklarının okuyabileceği yeterli derecede yabancı dilde eğitim veren okulların banka uzmanlarınca incelendiği belirtiliyor.

TEMSİLCİLER YENİ ATANDI

Dünya Bankası İcra Kurulu’nda her ülkenin veya ülkeler grubunun İcra Direktörü pozisyonunda bir temsilcisi bulunuyor. Bu pozisyonun Türkiye adına yaklaşık 2 yıl boş kaldıktan sonra iki temsilci henüz atanmasının Türkiye için dezavantaj olduğu belirtiliyor.

Yeni atanan temsilcilerin tecrübesiz olmalarının taşınma sorununun yanı sıra Dünya Bankası ve IMF’de Türkiye’nin payının azalmasında  rol oynadığına dikkat çekiliyor.

Bankanın binasını da Türk mimar inşa etti Dünya Bankası’nın Washington’da bulunan binasını da bankada 29 yılı geride bırakan Dünya Bankası Grubu-IMF Türk Çalışanları Derneği WITSA Bilgi ve İletişim Başkanı Mimar Şeyda Özpaker Koçer inşa etti.

Bünyesinde Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankası (IBRD), Uluslararası Kalkınma Birliği (IDA), Uluslararası Finans Kurumu (IFC), Çok Taraflı Yatırım Garanti Ajansı (MIGA) ve Yatırım Anlaşmazlıkları Çözüm Merkezi (ICSID) olmak üzere beş ana kurum bulunan Dünya Bankası’nın merkezinde ve IMF’de büyük bölümü ekonomist olmak üzere birçok önemli pozisyonda 140 Türk çalışıyor.

IFC de bölge üssü haline getiriyor

Dünya Bankası’nda Viyana ile İstanbul yarışı sürürken bankaya bağlı Uluslararası Finans Kuruluşu (IFC) tüm Avrupa operasyonlarını İstanbul’a taşıma kararını çoktan aldı. Güney Avrupa ve Orta Asya Merkezi’ni  İstanbul’da kuran IFC şimdi buradaki ofisini bölge operasyon merkezi haline getiriyor. Böylece Avrupa Orta Asya, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’nın tüm operasyonu İstanbul’dan yürütülecek.

200 KİŞİ ÇALIŞACAK

Şu anda çalışan 90 kişi yaklaşık 200 kişiye çıkacak. IFC’nin İstanbul’u seçmesinde de faaliyet gösterilen ülkelere yakınlığın yanı sıra yaşam kalitesinin yüksek oluşunun da etkin olduğu ifade ediliyor. 1956 yılında gelişmekte olan ülkelerde özel sektör yatırımlarını artırmak ve yoksulluğu  azaltıp, yaşam standartlarını iyileştirmek üzere kurulan IFC’ye 179 ülke üye. (HT)