Hayalet kent Maraş açılıyor...
Akdeniz’in en ünlü tatil merkezlerinden biri olan, hatta Akdeniz’in Las Vegas’ı olarak bilinen Maraş, 1974’te yapılan Kıbrıs Barış Harekatı sonrasında Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin aldığı karar uyarınca; hem yerleşime hem de iskâna kapatılmıştı.
KKTC tarihi bir adım atmaya hazırlanıyor. Rumların 1 Temmuz’da AB dönem başkanı olmasının ardından Maraş tekrar yerleşime açılacak. Rumlar evlerine dönebilecek. Ankara’nın şaşkın olduğu konuşuluyor.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) yönetimi, Rumların AB dönem başkanı olacağı 1 Temmuz’da Kapalı Maraş’ı tek taraflı olarak, Türk tarafının kontrolünde “yerleşime açmak” için çalışma başlattı. Buna göre eskiden burada evi olan tüm Rumlar kente geri dönebilecek. Kıbrıs sorunun çözümünde önemli bir yere sahip olan Kapalı Maraş’ın açılması, KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun önceki hafta Ankara’ya yaptığı ziyarette gündeme geldi. Kıbrıs Türk tarafının hazırladığı öneriye Ankara da olumlu yaklaştı. Maraş, Akdeniz’in en ünlü tatil merkezlerinden biriydi. Hatta Akdeniz’in Las Vegas’ı olarak biliniyordu. Ancak 1974’te yapılan Kıbrıs Barış Harekatı sonrasında Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin aldığı karar uyarınca; hem yerleşime hem de iskâna kapatılmıştı.
1974’ten beri kapalı...
Türkiye'nin 1974 Barış Harekatı’nın ardından Maraş ilhak edildi. 1975 yılında iki toplum lideri kapsamlı bir çözüm beklenmeden Maraş’ın açılmasına karar verdi. Ancak somut bir adım asla atılmadı. KKTC’nin resmen ilan edilmesi ile birlikte BM Güvenlik Konseyi, “Maraş bölgesine yasal sahipleri haricinde hiç kimse yerleşemez” kararı aldı.
Kapalı Maraş’ta 1974’ten önce 10 bin yataklı 45 otel ve 60 apartman tipi otel bulunuyordu. Rum turizminin yüzde 58’i bu bölgedeydi. 3 bin ticari birim, 99 eğlence merkezi, 143 Yönetim ofisi, 4 bin 649 özel ev, 21 banka, 24 tiyatro ve sinema, 380 bitirilmemiş inşaat, İngilizce, Yunanca ve Türkçe 8 bin 500 kitabın olduğu bir kütüphane bulunuyordu.
Barış Harekatı’ndan önce Maraş’ta yaşayan Rumlar, geçtiğimiz yıllarda ‘mülklerini kullanamadıkları’ için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurdu. AİHM en son 10 Ocak’ta Türkiye’nin 13 Kıbrıslı Ruma yaklaşık 20 milyon 830 bin euro ödemesini kararlaştırmıştı. Kıbrıslı Rum Lordos ve 12 arkadaşının 1990’da açtığı davada mahkeme “Türkiye’nin, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin mal ve mülkiyetin korunması ile aile ve özel yaşam hakkıyla ilgili maddeleri ihlal ettiğine” hükmetti. (Sefa Karahasan)
Önemli haberleri kaçırma!
E-posta bültenine abone ol: