Hasankeyf, tarihinin en büyük ziyaretçi akınına uğruyor...

Hasankeyf Kale’sini son iki hafta içerisinde 9 bin yerli ve yabancı turist ziyaret etti. Hasankeyf Kalesi girişinde büyük bir kaya parçasının 10 ay önce kopması sonucu tarihi Hasankeyf Kalesi’ne girişler, onarım nedeniyle kapanmıştı.

Turizm Aktüel 31/12/2019 23:40

Hasankeyf, tarihinin en büyük ziyaretçi akınına uğruyor...

Yapılan güçlendirme çalışmaları sonrasında açılan Hasankeyf Kale’sini son iki hafta içerisinde 9 bin yerli ve yabancı turist ziyaret etti. Batman Turizm ve Tanıtım Derneği (BAT-DER) Başkanı Mehmet Emin Bulut, kale kapısının açılması için başlattıkları eylem, gösteri ve protestoların amacına ulaştığını söyledi. Hasankeyf Kalesi’nin 2 hafta önce kısmen de olsa ziyaretçilere açıldığını belirten Bulut, önceki yıl antik Hasankeyf’i 2 milyon yerli ve yabancı ziyaretçilerin gezdiğini anımsatarak, şöyle dedi:

"Kaleden kaya parçası düşmeden önceki yıl Hasankeyf’i 2 milyon yerli ve yabancı turist ziyaret etmişti. Ancak, bir kişinin ölümüyle sonuçlanan kaya düşme vakasından sonra Hasankeyf Kalesi’ne çıkışlar can güvenliği nedeniyle yasaklandı ve bu olay tam 10 ay devam etti. Bu talihsiz olay nedeniyle geçen yıl 2 milyon turist beklerken 800 bin turist geldi. Bu nedenle Hasankeyf geçen sezon turizmde çok ağır bir darbe yedi ve 100 esnafımız işyerlerini kapattı.

Yaptığımız eylemler, protestolar ve festivaller neticesinde sesimizi duyurmaya çalıştık. Zira Kapadokya’da da zaman zaman taş düşmeleri yaşanıyor. Ama nedense orası turizme kapanmıyor. Sonbahara kadar 500 bin turistin Hasankeyf’i gezmesini bekliyoruz. Önümüzdeki yıl ise yine 2 milyona ulaşmayı planlıyoruz."

"BAKANLIK, UNESCO’YA RESMİ BAŞVURU YAPMIYOR"...

Hasankeyf’in UNESCO Dünya Kültür Mirası’nın 10 kriterinin tümüne sahip olduğunu anlatan Bulut, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu anlamda Hasankeyf dünyanın en kıymetli antik kentidir. Ancak Bunun UNESCO tarafından koruma altına alınması için Kültür Bakanlığı’nın UNESCO’ya resmi olarak başvuruda bulunması gerekiyor. İşte bütün mesele de Kültür Bakanlığı’nın bu başvuruyu yapmamasıdır. Eğer bu başvuruyu yapılırsa Hasankeyf koruma altına alınır ve böylece Ilısu Baraj projesi de suya düşer. Hasankeyf, Kudüs ve Antakya’dan sonra 3 semavi dinin bulunduğu 3’ncü kutsal kenttir. Bu antik kent, inanç turizminin yanısıra doğa, mağara turizmi ve su kültürünü de bünyesinde bulunduruyor. Hasankeyf ayrıca Mani dininin de doğuş merkezidir.