Evde balkon tatili…
Turizm sezonunun başlamasıyla beraber, tur fiyatlarının yüzde 468 arttığı, havaalanlarında ve hava yollarında personel eksikliği nedeniyle uçuşların iptal olduğu yolunda haberler, geçmiş yıllarda da yaşanan gelen ‘Balkonda Tatil’ seçeneğini hatırlattı.
Avrupa ülkelerinde, ekonomik zorlukların ortaya çıktığı, tatile çıkamayanlara yaşadıkları kasaba veya şehirlerde, yakın yerlere günübirlik tatile çıkılmasının, hatta evde balkonda tatil yapmanın verdiği keyfi ve zindeliği anlatan yazılar, hikayeler basın ve yayın organlarında yer alırdı.
Pandemi sonrası Avrupa ve ülkemizde yaşanan yüksek enflasyonun yarattığı hayat pahalılığı, Ukrayna-Rusya savaşının yarattığı sosyo ekonomi etkileri, yükselen akar yakıt fiyatları, sonucu uçak biletleri, transfer maliyetlerinin artması, buna ilaveten konaklama tesislerindeki fiyat artışları her destinasyona yönelik tur fiyatlarında yüzde 468 oranına varan zamlara neden olmuş.
Ayrıca, buna bir de, Avrupa’daki bir çok hava alanında personel yetersizliği nedeniyle yer hizmetlerinde meydana büyük aksamalar ile havayollarında pilot, hostes gibi personel eksikliğinin birçok uçuşun gecikmeyle yapılabildiği, bir çok uçuşun iptal edildiği, aynı şekilde tatile gidilen ülkelerdeki bağlantılı iç hatlarda da benzer gecikmeler ve iptallere de neden olduğu, bunun da tatile çıkmak isteyenlere yaşattığı büyük sıkıntılı anlar eklenmiş.
Ülkemize en fazla turist gönderen ülkelerin başında gelen Almanya’da, akaryakıt fiyatlarındaki aşırı yükselme nedeniyle seyahat etmeyi kolaylaştırmak için uygulamaya konulan, Almanya’da herkesin Eylül ayına kadar, bir ay boyunca 9 Euro’ya hızlı tren hariç, trenle Almanya’nın her yerine tatile gidebilme imkanının getirilmiş olması, Almanların yurtdışı tatile çıkma dahil seyahat tercihlerini etkileyen önemli bir faktör olarak ortaya çıkıyor.
Dünya genelindeki enflasyonun ve hayat pahalılığının yaşandığı ülkemizde de, her alandaki fiyat artışlarının konaklama ve yeme içme sektörüne yansıdığı, nitelikli personel eksikliğinin aksamalara neden olduğu turizm sektörü temsilcilerince ifade edilen konuların başında geliyor.
Okulların tatile girmesi ve dokuz güne çıkan Kurban Bayramı Tatili, turizmin yoğunlaştığı yörelerimizde canlılığı getirdiği dile getiriliyor ancak, turizm sektörü temsilcilerinin doluluk oranlarından pek memnun olmadıkları yolunda bilgiler de geliyor. Bu durum, tatile çıkma oranlarının istenilen düzeyde olmadığı, iç turizmde daralmadan söz ediliyor. Benzer bir daralmanın yurtdışı turlarda da olduğu belirtiliyor.
Bütün bu gelişmeler, bir çok ülkede olduğu gibi çoğu insanımıza balkonda tatil, evde tatil olarak nitelendirilen, yaşanılan şehirlerde, yakın çevrede günübirlik gezilen, çoğunlukla konaklama yapılmadan eve dönülen tatil seçeneğini yaşatacak gibi görünüyor….
Önemli haberleri kaçırma!
E-posta bültenine abone ol: