CUMHURİYET ASLA YIKILMAZ...
Bugün, bu ülkede yaşayan herkes için çok önemli bir gün. Türkiye’nin aydınlık yarınlarının temelinin atıldığı, yüzümüzü geleceğimize döndüğümüz gündür 29 Ekim...
Hasan Arslan
Aslında hepimizin; çoktan ölmüş olanlarla, hiç doğmamış olanların bile doğum günüdür bugün. Herkes aslında ülkesinin yaşında değil midir? Ülkesinin varolduğu, köklerini toprağa saldığı, karanlıklardan uyanıp, geleceğini kurduğu gündür o ülkedekilerin doğumgünü.
Türkiye, her karış toprağıyla ve bu topraklar üzerinde yaşayan tüm vatandaşlarıyla bir bütündür. Biz aynı güne uyanmıyor muyuz hep birlikte? Aydınlık sabahlara da, sisli puslu kışlara da hep birlikte başlamıyor muyuz? Ortak sevinçlerle coşup, hep birlikte yıkıntılar altında kalıyor, yitip giden her şehit için yüreğimiz yanıyor, kanlı gözyaşlarımız akmıyor mu?
Zaman sıralıyor işte herşeyi. Doğumlar içinde ölümler, varoluşlar içinde kaybolmalar... İç içe geçen herşeye de kısaca “HAYAT” demiyor muyuz zaten... Yakın zamanda yaşanan ortak acılarımız olduğu bir gerçek. Zaten bu acıları da nasıl milletçe hissedip paylaştığımız, yaralarımızı hep birlikte sarıp iyileştirmeye çalıştığımız gün gibi ortada.
Hal böyle iken, bu acıları bahane edip CUMHURİYET BAYRAMI kutlama etkinliklerinin iptalini anlamaya imkan var mıdır? İnsan ülkesinin rejiminin, üstelik dünyanın en şerefli mücadesinin ardından kurulan CUMHURİYET’inin kuruluş yıldönümünü nasıl ‘Es’ geçer. Bunun adı nedir biliyor musunuz: Bunun adı, CUMHURİYET’İ ANLAMAMAKTIR... Hem de hiç anlamamakıtr... Bunun adı, kasıttır. Şimdiye kadar hiçbir Cumhuriyet Bayramı kutlamasında zil takıp oynamadık. Bu yıl da doğal olarak öyle olmayacaktı.
Tarih herşeyi kaydediyor, bugünü de. Yapılanları da, yapılmayanları da. Türk Tarihi’nin en ilginç dönemlerinden birine tanıklık ediyoruz, farkında mısınız? Cumhuriyet coşkusunun kime ne zararı olacak anlayan var mı? Cumhuriyetimizin kuruluş yıldönümü kutlamaları kimi incitebilir ki? E artık torunlarımıza gururla anlatacağımız bir anımız daha oldu! ne diyelim...
Şu bir gerçek: Kutlamalar iptal edilebilir, bazıları değil Cumhuriyet’i, “Cumhuriyet”in adını bile anmak istemeyebilir. Ama içimizdeki Cumhuriyet aşkını, Cumhuriyetimizin mimarı Atatürk’ümüzün sevgisini, kim çıkarıp atabilir, buna kim cüret edebilir, kimin gücü yetebilir ki. Zannetmeyin ki içinizden sessiz çığlıklar atın diyeceğim. Hayır. Şimdi en gür sesinizle kutlamaya katılma zamanı.
YÜZ KERE, BİN KERE, MİLYAR KERE KUTLU OLSUN
Cumhuriyetimizin kuruluşunun 88’inci yılı herkese kutlu olsun. Cumhuriyet’imizi bize armağan eden ulu önder Atatürk’e ve kahraman silah arkadaşlarına olan şükranlarımızı bir kere daha yineler, aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliriz...
Önemli haberleri kaçırma!
E-posta bültenine abone ol: