BULANIK SUDA BALIK AVLAMAK

Osman Ergin Osman Ergin 31/12/2019 23:40

Bulanık suda balık avlamak nedir bilir misiniz?

Bizler de bilmezdik. Ta ki;  23 Kasım 1991 günü İstanbul’da PKK’nın haraç toplamaya başlaması ve yapmış olduğu ilk silahlı saldırıların oralardan düz ovaya inmesine kadar… Bizlerde bilmezdik o zamana kadar; turizmci olmanın bulanık suda balık avlamakla bu denli eş olduğunu…

 

Kaynayan Ortadoğu’nun yalancı Arap baharında ve sahillerimize kadar inen terör ortamında… Kısacası Türk Turizminin karşı karşıya olduğu ve turizmin en sevmediği kelime olan kriz ile sürekli yan yana anıldığı güncel şartlar altında; turizm gelir kapımız olmasaydı bizler nereden bilebilirdik?

 

Turizmci olmanın bulanık suda balık avlamak olduğunu…

 

Öyle ya  turizm sektöründe işçi, işveren, yatırımcı, tedarikçi olmayan bilebilir mi? Sözün özü; ekmeği turizme endeksli olmayan bilebilir mi? Bulanık suda balık avlamanın ne olduğunu…

 

Oysa Türk Turizminin destek ve teşviklerle önü açılarak ilk atağa kalktığı yıllarda,  sayısı az da olsa; ne gelen turistler bu kadar tedirgin ve cingöz, ne de onları misafir eden bizler bu kadar fırsatçı ve kirlenmiş değildik. O zamanlar sular henüz bulanmamış, Türkiye ekonomisini Türk turizminin ayaklandıracağı hesap edilmemiş, bu yüzden de en güzel yıllarımızı en aydınlık zamanlarımızda düğmeye basarak karartanlar henüz turizmi hedef seçmemişlerdi.

 

“Kısacası su berrak, balık masum, balıkçı sakindi.”

 

Tabidir ki her ne kadar doğanın dengesinin insafsız ellerle fütursuzca bozulduğu, dört bir yanı ateş çemberinde ve okyanus ötesinden yakılan ateşin kazanları kaynattığı bir ortamda, hem de bu coğrafya da yaşarken, hiç bir zaman, her yer güllük gülistanlık olmayacak… Lakin göstergeler işaret ediyor ki, her şeye rağmen tarih, doğa ve denizi ile bütünleşen memleketimizde turizm her zaman ülkenin en gözde sektörü ve en önemli gelir kaynağı olacak.

 

Türk Turizminin şu an geldiği noktada yoğunlukla uygulanan her şey dahil sistemle hem turist tarafından tatil yapmanın, hem de turizmci tarafından para kazanmanın dışında bir getiri sağlanamayarak amacının dışına çıkılsa da bu sektöre umut bağlayan yatırımcı, işletmeci, tedarikçi ve emekçinin, turizm sektöründe çalışmayı hedefleyerek turizm liselerinde, meslek yüksek okullarında ve fakültelerde turizm eğitimi almakta olan çocuklarımızın beklentileri bu güne kadar olduğundan daha fazla, bundan sonra da devam edecektir. Herkes için durum böyle iken burada bu beklentilerin yüklenicisi için durumun daha da karmaşık olduğu gerçeği özellikle unutulmamalıdır.

 

Bu gerçekten hareketle; yazımın başında da belirttiğim gibi turizm yatırımcısı için bu şartlarda faaliyetini icra etmeye çalışmak bulanık suda balık avlamaya ne kadar da benziyor değil mi?    

 

Öyle ya! Oltanız belli… Yeminiz belli… Oltanızı atıyorsunuz… Ama… Bu şartlar altında sudan ne çıkacağı belli mi?

 

Tabi ki hayır…

 

Haydi hayırlısı…

 

Haydi rastgele…


Önemli haberleri kaçırma!

E-posta bültenine abone ol:

Tüm güncellemelerden e-posta yoluyla haberdar olun.