Bilgeliğin Zarafeti: Raffaello’nun Atina Okulu

Rönesans'ın zirveye ulaşan sanat anlayışının en parlak örneklerinden biri olan Raffaello'nun Atina Okulu freski, antik dönem felsefesinin ve biliminin derinliklerine inen görsel bir yolculuktur. Vatikan'daki bu başyapıt, bilgiyi ve onun tarihsel gelişimini estetik bir biçimde sunarken, hareketli bedenler aracılığıyla bilgeliğin zarafetini içsel bir şekilde yansıtmaktadır.

Sinem Sözcü Sinem Sözcü 06/01/2025 13:13
Bilgeliğin Zarafeti: Raffaello’nun Atina Okulu

Vatikan’da papalığa ait dairenin duvarında; bilgi paylaşımını, bilgi birikiminin tarihsel gelişimini, son derece estetik bir şekilde hareket eden bedenleriyle, içten gelen bilgelik ve bilginin zarafetini görmekteyiz. Bu büyüleyici eser Raffaello Sanzio’ya ait "Atina Okulu" (School of Athens) freski.

Hazır yepyeni bir yıla başlamışken, benim oldukça sevdiğim ve başucu tablom olarak nitelendirdiğim bu eserden bahsetmenin birçok kişiye ilham olacağını düşündüm. Vatikan'da Stanza della Segnatura duvarında bulunan bu fresk (kireç suyunda eritilmiş madeni boyalarla, yeni sıvanmış olan ıslak bir duvar yüzeyine resim yapma tekniği) Papa 2. Julius'un Papalık Dairesi’nde özel kütüphane odası olarak kullanılan odasına Raffaello tarafından yapılmıştır. 1509 ve 1511 yılları arasında tamamlanan eser Yüksek Rönesans Dönemi kapsamında değerlendirilir.

Biz biliyoruz ki, Rönesans kelimesi kökeni bakımından "yeniden doğuş" anlamına geliyor. Bilginin, bilgeliğin, sanatın, bilimin, özgür düşüncenin yeniden doğuşu ve bunların üretime yansıması… Bu gördüğümüz eser de tüm detaylarıyla bilgi birikiminin ve paylaşımının tarihsel gelişimini anlatır. Büyüleyici detaylara sahip olan freski dakikalarca izledim ve verdiği mesajlara hayranlık duydum. Şimdi gelin bu etkileyici detayları birlikte inceleyelim.

Stanza della Segnatura/ Vatican Museums (Raphael Rooms)

Vatikan'da Stanza della Segnatura (diğer adıyla Rafael Odaları) duvarında bulunan Atina Okulu freski, Papa 2. Julius'un Papalık Dairesi’nde özel kütüphane odası olarak kullanılan odasına Raffaello Sanzio tarafından yapılmıştır. Odanın bulunduğu bina mahkeme binası olarak kullanılmaya başlandıktan sonra bu kütüphane bir imza odasına dönüştürüldü. Günümüzde de Vatikan Müzeleri kapsamında ziyaret edilmektedir.

Freskler, beşeri bilimlerin dört dalı olan teoloji, felsefe, hukuk (adalet) ve şiirsel sanat alanlarını temsil eder ve odanın işlevini ve aynı zamanda sakinlerinin hümanist ilgisini yansıtır. Hümanist ve klasik öğretinin, kilise öğretisiyle birleştiği bir dönemdir.

İtalyan ressam ve mimar Raffaello Sanzio (d.1483- 1520)

İtalya’da Rönesans Dönemi en görkemli yıllarını yaşarken, ressam ve mimar olan Raffaello Sanzio,  Atina Okulu adı verilen freskiyle ismini tarihe etkileyici bir şekilde kazımıştır. Çalışmaları, şekillerin belirginliği, eserlerinin zenginliği ve insan ihtişamın Neoplatonic (Platon ve Aristoteles öğretilerini uzlaştırarak oluşturulmuş felsefi akım) fikirlerinin ifadesindeki görsel başarıları sebebiyle takdir görmektedir. Michelangelo ve Leonardo da Vinci ile birlikte, bu dönemin geleneksel üçlüsü olarak büyük üstatlarını oluşturmaktadır.

Rafael’in insan figürleri, o katı, jenerik, aslında ezberlenmiş figür anlayışını kırdığı için çok önemlidir. Kendisinin renk kullanımını dönemine göre oldukça özgündür. Orijinal bir Rafael eserine baktığımızda, mavileri (ki mavi Meryem Ana rengi olarak da bilinir) sanki nehir akar gibidir bir elbisenin üstünde... Kırmızılar, kadınlar, rengiyle, ışık kullanımıyla, arkasında yer alan peyzaj resimleriyle her anlamda inanılmaz ve çok yönlüdür. Leonardo Da Vinci ve Michelangelo’dan esinlenerek kendi özgün formlarını oluşturmuştur. Hatta bu Atina Okulu freskinde onları model olarak bile kullanmıştır.

Raffaello Sanzio’nun Atina Okulu Freski (Vatican Museums)

Raffaello'nun Atina Okulu freski, 1510-1511 yılları arasında Vatikan'daki Apostolik Sarayı'nda, Papalık Dairesi'ne ait bir duvarda yer alan en önemli yapıtlarından biridir. Bu eser, Rönesans'ın entelektüel ve sanatsal zirvesini simgeleyen bir başyapıttır. Atina Okulu, antik dönem felsefesinin en önemli düşünürlerini bir araya getirirken, hem bilim hem de sanatla ilgili derin anlamlar taşır. Eserde, Platon ve Aristo'nun öğretileri üzerinden insan aklının ve bilgeliğinin tarihsel yolculuğu anlatılmaktadır.

Eserde, antik dönemin büyük filozofları ve bilim insanları bir arada yer almaktadır. Platon ve Aristoteles, en belirgin figürler olarak eserin merkezine yerleştirilmiştir. Platon, ellerini göğe doğru kaldırırken, onun öğrencisi olan Aristo ise elleriyle yeri işaret etmektedir. Bu, onların farklı felsefi anlayışlarını simgeler: Platon'un idealizm ve metafizik düşünceleri ile Aristo'nun daha empirik (deneysel) ve doğaya dayalı yaklaşımı arasındaki fark. Freskte yer alan diğer figürler arasında Sokrates, Pythagoras, Herakleitos, Diogenes gibi antik dönemin önemli düşünürleri yer alır. Her bir filozof, kendi disiplinindeki bilgiyi temsil eder ve eserin genelinde bilgi ve bilgelik bir araya getirilir.

Biraz daha detaya inersek, freskin en önemli isimleri olan Platon ve öğrencisi Aristoteles tam merkezde durarak tabloyu ikiye bölerler. Bu, tabloya bakan kişinin gözünü tablonun en önemli bölümüne çekmek için kullanılan bir kompozisyon hilesidir. Leonardo Da Vinci olarak resmedilen Platon’un yukarıyı gösteren eli ile idealar dünyasına atıfta bulunduğundan bahsetmiştik. Elinde tuttuğu kitap ise kendi kitabı olan Timaios'tur.

Aristoteles ise Platon'nun aksine elini yere doğru uzatırken; yere bakan el, bilginin kaynağının yeryüzü olduğunu ifade eder. Elindeki kitap ise kendisine ait olan Nicomakhos'a Etik kitabıdır. Resmi bu iki filozofa göre ortadan böldüğümüz zaman sağ ve sol tarafta kalan filozofların desteklediği düşünceleri/filozofları öğrenmek mümkündür.

Eserdeki Filozofların İsimleri

Tüm bunlar, bilginin otorite tarafından bastırıldığı ve insanların bunu kabullenmek zorunda kaldığı Orta Çağ’ın tam tersidir. Papalığa ait dairenin duvarında, bilgi paylaşımını, bilgi birikiminin tarihsel gelişimini, son derece estetik bir şekilde hareket eden bedenleriyle, içten gelen bilgelik ve bilginin zarafetini görmekteyiz. Tabii bunlar freskte betimlenen karakterlerin kişilik özelliklerini de biraz ifade edebilir. Kim olduklarını hareketlerinden ve kıyafetlerinden anlamaktayız.

Örneğin Herakleitos. Herakleitos, kendi düşüncelerinde kaybolmuş gibi görünürken bir şeyler karalamaktadır ve iletişime kapalı görünmektedir. Bu tasvirde fiziksel olarak Michelangelo baz alınmıştır ve onun yalnız, düşünceli ve karamsar görüntüsüyle bağdaşmaktadır. Bir diğer yanda ise kendini merdivenlere atmış tüm rahatlığıyla Diogenes…

 

Sonuç olarak, Atina Okulu freski, Raffaello'nun sanatındaki zirveye işaret eden, sadece görsel bir şölenden öte, felsefi ve bilge bir başyapıttır. Antik dönemin büyük filozoflarını bir araya getirerek, bilgi, düşünce ve insan aklının tarihsel evrimini simgeler. Bu eser, Rönesans'ın bilimsel keşiflere ve insan aklına verdiği önemin bir yansımasıdır. Hem sanatsal hem de felsefi açıdan büyük bir mirasa sahip olan Atina Okulu, düşüncenin ve sanatın iç içe geçtiği bir zaman diliminde, bilgeliğin zarafetini yansıtır ve bizlere ilhamını bırakır.


Önemli haberleri kaçırma!

E-posta bültenine abone ol:

Tüm güncellemelerden e-posta yoluyla haberdar olun.