Beton binalar arasında küçük rüyalara teslim olmayalım
Dünyanın hiç bir destinasyonda 15 milyon turist çekip de, yüzde doksanın kenti görmeden gittiği başka bir yer yok.
Antalya belediyelerini seçti, başkanlar işinin başına geçti, makamına oturdu.
Hepsine buradan başarılar dilerim.
Allah yardımcıları olsun.
Şimdi yeni bir Antalya için hizmet yarışı başlıyor.
Türk Rivierası’nda bahar, bayrağı yaza devrediyor.
Ancak dünya piyasaları çok sıcak ve sinsi
Yarının cirolarını oluşturacak yapıların krokileri somutlaşmaya başlıyor.
Tabii anlayan, hisseden gözler ancak şimdiden yarın için çizilenleri görebiliyor.
Antalya’ya rakip kentler tarım, turizm ve ticaret konseptlerini yenileyip, sadeleştirip güçlendiriyorlar.
Akıllı kentliler, yaşadıkları şehirlerin beklentilerine ve hedeflerine yeni başlıklar koyuyorlar.
Büyüme yerine gelişme,
Ciro yerine net kâr,
Kalabalık yerine seçkin gruplar,
Büyük ve boş yerine küçük ve dolu,
Sezon yerine sürdürülebilirlik,
Akıllı kent yerine akıllı kentli...
Akıllı kentlilerin pusulası
Akıllı hafif yatırımlar ile yüksek değer, kalıcı varlık, parlak gelecek yaratmak.
Kalıcı ve sürdürülebilir bir yeni kent dizaynında tüm paydaşları ile aktif ve samimi, duygulu bir hassasiyet içinde bütünleşen ve büyüyen, büyüdükçe büyüleyen verimli yatırımlar için kentlerin en akıllılarının akıl projeleri geliştirmesi için için çok boyutlu, çok kademeli teşvikler ve destekler veriliyor, iş birlikleri teklif ediliyor.
Kıskançlık, yol kesme, engel olma, adam kayırma mimimize ediliyor; ahlak, edep, estetik ve liyakat kurallarına uyum norm kazanıyor.
Ve böylece yarının rüyasının resmini ortak akıl, üstün zeka , derin tecrübe, geniş liyakat ile "Gelin çizelim" çağrısı ile yeni bir belediyecilik yerleşiyor kentlere.
Antalya Expo, milli varlığı eriten bir yatırım projesi
Hiç kimsenin hiç bir zaman af edemeyeceği Antalya Expo gibi milli varlığı eriten yatırım projelerinin zihniyet olarak, tam karşına verimliliğin ön ölçümleri alınmış işletmesel yazılımı sıkı dokunmuş projelerin ancak şehirleri zenginleştirebileceğini duyuyoruz akıllı kentlilerden.
İstanbul’dan sonra ülkemizin en önemli dünya kenti Antalya.
Antalya Türkiye’nin misafir odası olduğu kadar, ülkemizinde en büyük ihracat ve itibar vitrini.
Antalya’da iyi veya kötü olan her şey yabancı ziyaretçiler tarafından Türkiye’nin iş ve işletme bilgisi karnesine yazılıyor.
Antalya’nın gerçek küresel notu ne?
Antalya nüfusunun sekiz katından fazla yabancı ziyaretçi çeken önemli bir dünya adresi.
Antalya kelimenin tam anlamı ile olağanüstü bir yer.
Ancak...
Antalya’da aynı zamanda olağanüstü çarpıklıklar, eksiklikler var!
Dünyanın hiç bir destinasyonda 15 milyon turist çekip de, yüzde doksanın kenti görmeden gittiği başka bir yer yok.
Antalya’nın ne gelen ziyaretçilerin profil grubundan haberi var, ne de yaşam tarzından.
Antalya, gidenin Antalya hakkında ne düşündüğünden bile bihaber
Antalya’yı müşterisine, ziyaretçisine ilgisiz ve bilgisiz bıraktık.
Şimdi bazı arkadaşlar ile ilk defa bir araya gelip, Antalya’nın müşteri, ziyaretçi iletişim merkezini kurulması için çalışmalar başlatabildik.
Otellerimizin çoğu üstün hizmet verse bile, Antalya’nın bir kent olarak insanını, doğasını, sanatını, mutfağını kısacası kültürünü bilinçli ve duyarlı kullanamadığı hemen belli oluyor ziyarete gelenlere.
Oysa Antalya’nın muazzam yetişmiş insan zenginliği, muhteşem çok boyutlu doğa yapısı ve rengarenk kadim kültürü ilgili kurumlardan sadece samimi, dürüst ilgi ve destek bekliyor.
Antalya’yı sevdiğini söyleyenlerin hiç birini, Antalya bir kent olarak onların umduğu kadar sevmiyor.
Antalya sizi nasıl sevsin?
“Antalya dünyanın en güzel kentidir” diyenlerin çoğunun, katı blok beton çizimleri, şehri kamburlaştırdı.
Her siyasi fırtına öncesi açılan imar affı şemsiyesi, Antalya’nın yüzüne bir çirkin kalıcı çizgi daha attı.
Ayrıca, TÜRKONFED raporlarında da okuyabileceğiniz gibi, çeşitli sebeplerle şehrin paydaşlarının beraber çalışma eksikliği, şehrin gelişmesi ve olası verimlilik artışları için en büyük engel oluyor:
Bu aşamadan sonra şehrin paydaşlarının çizilen vizyon çerçevesinde, ürün tuzağını aşmak üzere belirlenen stratejilerle ortak harekete geçmenin önemli olacağı düşünülüyor.”
Gelecek beş yıl, Antalya’nın geleceğini kalıcı olarak tayin edecek
Ben de o zaman beton binalar içinde küçük rüyalara teslim olmayalım, Antalya’da Antalya açılımı yapalım diyorum.
Zira, gelecek beş yıl, Antalya’nın geleceğini kalıcı olarak tayin edecek.
Ya tıkır tıkır 12 ay işleyen, çalışan, kazanan, kazandıran, yaşayan ve yaşatan bir Antalya; ya da gittikçe betonlaşan, tek boyutlu müşteri profili ile piyasalara sıkıştırılan, sosyal, kültürel ve sanatsal gerçek dinamikler tarafından alkışlanmayan, sezonu dahi kısalan, beş-altı ay para kazanan bir Antalya.
Değerli dostlar, Antalya artık hata kaldırmaz!
Antalya sektörlerinin katma değerini artıracak şekilde ileri ve akıllı teknolojiler kullanarak dünya ile tam entegrasyon, uluslararası çok boyutlu takipçi kent iletişim ve PR seferberliği ışığı altında; turizm, tarım ve ticaret ürünlerini 'Quality Antalya' vizyonunu Antalya’da yaşayan veya yüzün üstünde ülkeden misafir olarak gelen ziyaretçilere, misafirlerimize hissettirmeden yeni Antalya’yı yaratamayız.
Antalya’nın turizm, tarım, ticaret sektöründeki katma değer artışı gerçek mücadelemiz olsun.
Gelin bir olalım canlıya, doğaya, tarihe, sanata, kültüre dost bir mutluluklar diyarı Antalya yaratalım.
Önemli haberleri kaçırma!
E-posta bültenine abone ol: