Çok daha fazlasını yapabilecek kapasiteye sahibiz
TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya, “Le Temps” dergisine verdiği röportajda, TÜRSAB’ın üstlendiği görevler ve dış turizmdeki gelişmelerle ilgili bilgiler verdi.
Firuz Bağlıkaya'nın “Le Temps” dergisine verdiği röportaj şöyle:
TÜRSAB’ı bir kelimede özetlerseniz, görev alanı nelerdir?
TÜRSAB, 1972 yılında seyahat acenteleri ve tur operatörleri tarafından kurulmuş bir birliktir. Türkiye’de turizm sektörünün sözcüsü ve temsilicisi konumundadır. Bu birlik yaklaşık yarım asırdır Türkiye’de turizmin gelişmesine ve uluslararası düzeyde de Türk Turizminin geliştirilmesine hizmet etmektedir.
Ayrıca, TÜRSAB halihazırda dünyada Türk turizminin tartışmasız temsilcisidir. Misyonumuz içerisinde; her yıl Türkiye’ye yabancı turist gelişini sağlamak ve seyahat acentelerinin bireysel ve toplu olarak gelişimine katkıda bulunarak sektörün gelişmesini sağlamak da bulunmaktadır.
Birliğiniz Türkiye’de varolan tüm seyahat operatörlerini kapsıyor mu? Onların üye haline gelmesi için belli şartlarınız var mı?
TÜRSAB’ın, yeni bir acentenin sektöre katılımını kabul veya reddetme pozisyonunda olduğu meşru bir tarihçesi ve uluslararası bir uzmanlığı bulunmaktadır, bu konuda otorite durumundadır. Biz, yeni üyeliklerin yetkilendirmesini gerçekleştiriyoruz bu sebeple sektörde tanıtan ve saygı gören bir otorite durumundayız. Türkiye’de bir tur operatörü olarak çalışmak için, profesyonel bir acentenin öncesinde mutlaka TÜRSAB’ın bir üyesi olması gerekiyor.
Türk Hava Yolları İstanbul – Casablanca arası açılan ilk hattın haricinde, geçtiğimiz Nisan ayında Marakeş’e İstanbul’dan direkt uçuş gerçekleştirmeye başladı. Ardından çok yeni olarak Antalya – Marakeş uçuşları başladı. Bu gelişmelerin TÜRSAB’a nasıl bir etkisi olur?
Öncelikle şunu belirtmeliyim ki, iki ülke arasındaki tarihi ilişkilerin yanı sıra sosyal ve kültürel açıdan yakınlık sebebiyle Fas, ülkemizde son derece pozitif bir imaja sahip. Bu faktörler turizmdeki gelişmelerin diğer gelişmeleri de tetiklemesini sağlıyor. Marakeş’e açılan yeni hatlar Fas’ı ziyaret eden Türk turist sayısında bir sıçrama yaratacaktır. Çalışmalarımızın sonucu olarak, Fas ve Türkiye’de bu gelişmeler gerçekleşiyor.
Bu noktada mesleki ve şahsi olarak hangi stratejileri uyguluyorsunuz?
Bireysel turizm çabaları konusunda, stratejik bir faaliyet olduğundan dolayı TÜRSAB’ın uluslararası MICE sektörüne çok angaje olduğunu belirtebilirim. İstanbul’da ve yurtdışında düzenli olarak B2B toplantılara katılıyoruz. Diyebiliriz ki neredeyse tüm ülkelerdeki büyük sektörel etkinliklerde aktif rol alıyoruz.
Fas turizm ajanslarıyla yürüttüğünüz projeler veya iş birliktelikleriniz var mıdır?
Türkiye ve Fas arasında gerçekleşen güncel havayolları işbirlikleri kapsamında, geçmişte belirsiz görünen noktalar netliğe kavuşmaya başladı. Birliğimiz farklı işbirlikleri (networking) konusunda da adımlar atıyor. Örneğin Marakeş’te yerel turizm profesyonelleriyle her iki taraf için de kazançlı olan fikir ve tecrübe paylaşımları gerçekleştirilmesi hedefleniyor. TÜRSAB’ın misyonu Fas’ta Türk pazarını ve iş potansiyelini turistik anlamda en iyi şekilde temsil edebilmek.
Başta İstanbul olmak üzere diğer turistik bölgeler, ulusal tanınırlıklarından ötürü her sene daha yoğun ve mecburi olan turizme kurban olma riski taşımıyor mu sizce?
Daha sık bahsi geçtiği için İstanbul’dan başlarsak, her ay tüm dünyadan milyonlarca turisti ağırlayan bir kent. Bu yoğunluğu (akışı) ve çok daha fazlalarını kaldırabilecek araçlara ve ekiplere sahip bir destinasyon. Otel kapasiteleri, ulaşım araçları, turistik ve eğlence bölgeleri ve tarihi yerleri son derece iyi organize olmuş, güvenlik ve turistlere destek verme tecrübesi anlamında hiçbir problem yaşamıyoruz. Çok daha fazlasını yapabilecek kapasiteye ve isteğe sahibiz.
Önemli haberleri kaçırma!
E-posta bültenine abone ol: