Antalya yoruldu diyenlere cevap: Yorulmadı, misafirlerini bekliyor
Geçtiğimiz hafta Antalya’da düzenlenen sürdürülebilirlik konferansına yoğunluğum nedeniyle katılamasam da, kamuoyuna yansıyan “Antalya yoruldu mu?” sorusu dikkatimi çekti.

Dr. Cem Kınay
Geçtiğimiz hafta Antalya’da düzenlenen sürdürülebilirlik konferansına yoğunluğum nedeniyle katılamasam da, kamuoyuna yansıyan “Antalya yoruldu mu?” sorusu dikkatimi çekti.
Bana göre bu sorunun cevabı çok net: Antalya yorulmadı. Antalya hala dünyanın en güçlü destinasyonlarından biri.
Ancak her güçlü sistem gibi Antalya’nın da “güncellenmeye” ihtiyacı var.
Tıpkı Apple ürünleri gibi…
Teknolojide güncelleme nasıl cihazların ömrünü uzatıyorsa, turizmdeki güncellemeler de destinasyonların ömrünü uzatır, değerini artırır.
Peki Antalya nasıl güncellenir?
1. “Her Şey Dahil” modelinin sürdürülebilir versiyonunu oluşturmak:
Bu başarılı sistem artık doğaya, insana, yerel ekonomiye daha duyarlı hale getirilmeli. Yerel üreticiyi destekleyen, gıda israfını azaltan, enerji ve su tasarrufuna odaklı bir “Sürdürülebilir Her Şey Dahil” modeli şart.
2. Kültür, sanat ve “longevity” odaklı yeni ürünler geliştirmek:
Antalya sadece güneş ve deniz değil; Aspendos gibi antik sahneleri, Likya yolu gibi rotaları, doğa harikaları ve şifalı suları da içinde barındırıyor. Uzun yaşam, sağlıklı yaşam (longevity) temalı tatil köyleri, kültür rotaları, gastronomi festivalleri bu mirasın yeni nesillere aktarılmasını sağlar.
3. Markalaşmaya daha fazla yatırım yapmak:
Antalya’nın hikayesi dünyaya çok daha güçlü bir dille anlatılmalı. Her destinasyon bir marka ise, Antalya’nın marka kimliği de yeniden tanımlanmalı ve dünyaya entegre edilmeli.
4. Otelcilik eğitimine yatırım:
Nitelikli personel, kaliteli hizmetin temelidir. Antalya, sadece tesisleriyle değil, insan kaynağıyla da öne çıkmalı. Meslek liseleri, turizm akademileri desteklenmeli; uluslararası eğitim programlarıyla işbirlikleri kurulmalı.
5. Altyapı ve çevresel planlama:
Ulaşım, atık yönetimi, su ve enerji altyapısı yeniden ele alınmalı. Sadece turiste değil, yerel halkın da yaşam kalitesine yatırım yapılmalı. Çünkü sürdürülebilir turizm, yerel halkla uyum içinde olandır.
6. Antik şehirlerin restorasyonu ve markalaşması:
Antalya’nın her köşesi tarih kokuyor. Side, Patara, Termessos, Phaselis… Bu alanların hem korunması hem de çağdaş yorumlarla kültürel deneyimlere dönüştürülmesi gerekiyor.
7. Yeni turizm ürünleri ve mevsimsel dengeleme:
Antalya artık sadece yaz aylarında değil, 12 ay turizm yapılabilecek bir kent olmalı. Kongre turizmi, spor turizmi, sağlık turizmi, gastronomi rotaları gibi ürünler öne çıkarılmalı.
Antalya yorulmadı. Antalya bekliyor.
Yeni vizyonları, yeni modelleri, sürdürülebilir adımları bekliyor.
Ve biz turizmciler olarak bu dönüşümün parçası olmalıyız.
Önemli haberleri kaçırma!
E-posta bültenine abone ol: