Almanya'dan, Hollanda'dan, İngiltere'den rezervasyon akıyor... Türkiye 2025'te iyi bir turizm sezonu geçirecek
Corendon Turizm Grubu Başkanı Yıldıray Karaer, "2025'te rezervasyonları çok hızlı. Almanya'dan Hollanda'dan İngiltere'den çok hızlı rezervasyon akıyor. Tur operatörü tarafında bile geçen seneye yüzde 25 ya da yüzde 30 gelen rezervasyonlar var. O yüzden 2025 yılında da Türkiye’de iyi bir turizm yılı olacak" dedi.
Corendon Turizm Grubu Başkanı Yıldıray Karaer, MYGazete.com Genel Yayın Yönetmeni Mevlüt Yeni ve Turizmdays sahibi Emin Demir'in sorularını yanıtladı. Karaer, 2024 sezonunu değerlendirerek, 2025 turizm sezonuna ilişkin görüş ve beklentilerini açıkladı.
Yıldıray Karaer, 2024 yılında iyi bir sezon geçirdiklerini belirterek, "Bizim farklı alanlarda aktivitelerimiz var. Tur operatörlüğü yapıyoruz, otel işletmeciliği yapıyoruz, taşımacılık yapıyoruz. Tur operatörü olarak belki biraz Türkiye'de sayılarımız düştü ama pandemi sonrası yaptığımız işten para kazanmak gayretindeydik. Tur operatörü olarak iyi bir sene geçirdik. Otel işletmesi olarak gayet iyi bir sezon geçirdik. Tabii Amsterdam'da da otel var Karayipler'de de otel var, Antalya'da oteller var. Otelciliğin her yerinde iyi bir sezon geçirdik. Ortelcilik tarafında her geçen gün gelirimiz artıyor" dedi.
"Sağ cep, sol cep otelciliği yapıldı"
Geçmişte herkesin sağ cep sol cep otelciliği yaptığını vurgulayan Karaer, "Hepimiz tur operatörlüğün arka bahçesi olarak otelcilik yaptık, hava yolu taşımacılığı yaptık, tur operatörlerine destekleyen hava taşımacılığı yaptık. Her iş alanında kar merkezi olarak çalışıtık. Az para kazanıyoruz ama kazanıyoruz. Yani zararına bir iş yapmıyoruz. Bu açıdan oteller iyi para kazandı. Kimse kimseye bir şey demedi" diye konuştu.
"Havayolu maliyetlerinin maliyetleri sürekli artıyor"
Hava yollarının maliyetlerinin her geçen gün arttığına değinen Yıldıray Karaer, "Şu anda en büyük problemimiz bu aslında. Hava yolunda vergilerimiz artıyor. Amsterdam’dan Antalya’ya, Antalya’dan Amsterdam'a git gel de 88 Euro sadece vergi maliyeti oluyor. Avrupa'nın uçuşlarında kaygan emisyon gibi bir şey var. Yani bu koltuk maliyeti kişi başına 40 Eurolara geldi.
Diğer taraftan işçilik maliyetleri arttı. İşçilik derken tabii biz de teknisyen, mühendis, pilot bunların maliyetleri çok arttı. Artmaya da devam ediyor. Hem rekabet bir taraftan piyasadaki pilotu teknisyeni mühendisin ihtiyacı maliyetleri artırdı. Böyle olunca havalimanı fiyatları da arttı. Devlet vergiyi artırdı. Pilot maaşını arttırıyor ama tüketici bu fiyatları ödemeye pek razı değil. Ayrıca büyük bir rekabet var’’ şeklinde konuştu.
"Rekabet, tüketici bilet satış fiyatını etkiliyor"
"Rekabet tüketici bilet satış fiyatını etkiliyor" diyen Yıldıray Karaer, şunları söyledi:
"Fiyatı kendi kafanıza göre belirleyemiyorsunuz. Birisi 100 TL'ye satıyorsa, bizim maliyetimiz yüksek diye 200 TL'ye satamıyoruz. Biri 100 Lira'ya satıyorsa sen 200 Lira'ya değil ya 101 Lira'ya ya da 99'a satıyorsun. Bundan dolayı havayolu tarafından istediğimiz kar oranını yakalayamadık, istediğimiz kar oranı yakalayamadık.
"2 kat maaş vererek personelimizi alıyorlar"
Bir de hava yolları maliyetleri artışı hızlı bir şekilde devam ediyor. Şu anda en büyük kavgamız kur, pilot ihtiyacı onların parası, personel ihtiyacı. Yüksek paralar ödeyerek neredeyse bizim 2 katı fiyatı çekerek personellerimizi alıyorlar. Şimdi bu personellerimi tutmak mı lazım, aynı rakamları ödemek mi lazım, yoksa bizim maliyetimizi artırmak mı lazım? Yoksa boyun eğmek mi lazım? Bunun mücadelesini veriyoruz.
Bütün mali ekip olarak bir fiyat çalışıyoruz. Makul bir fiyat artışıyla deklare edeceğiz. Personeli tutabilirsek elimizde tutacağız. Maliyetler artınca pilot gitti, mühendis gitti, yer personeli gitti, gitmeye de devam ediyor. Yalnız bir şey var. Bunlar aldığı personeli İstanbul’da tutmak zorundalar. Bir takım personel ailevi nedenlerle Antalya'yı terk etmek istemiyor. Bu bizim koruyucu kalkanımız oluyor.
"Yeni pazarlar bulmak, Asya'ya, Afrika'ya yönelmek lazım"
Avrupa'daki havalimanlarının aşırı yoğunluktan dolayı artık yükü kaldıramıyor. Yeni destinasyonlar bulmak lazım. Avrupa'nın dışında bir Ortadoğu’ya yüklenelim diyoruz ama oradaki savaş bizim İran pazarını aldı götürdü. İsrail pazarını aldı götürdü. Lübnan pazarını bitirdi. Bir taraflara yüklenmek gerek. İran, İsrail, Lübnan hepsi bitti. Belki Afrika'ya yönelmek lazım, belki Asya'ya yönelmek lazım.
Biliyorsunuz kış dönemi nedeniyle biz iki firmayla ortak çalışıyoruz. Biri Hindistan’da toplam 13 uçakla Wetlease operasyonları, diğeri Spice Jet İnnova Havayolu. Belki onlarla yakın zamanda anlaşabilirsek, Hintli turisti İstanbul'a, Antalya'ya Kapadokya'ya deniz kum ve güneşe, hoşlanmıyorsa kültür turizmine getirmek gibi yeni pazarları yaratmak gerekiyor.
Avrupa tükenmişlik sendromu yaşıyor. Tükenmiş vaziyette şu anda. Antalya’ya 17 milyon turist gelmiş. Bunun 4 milyon yolcu ile Almanya 1. pazarı olmuş, Rusya'dan 5 milyon, gelmiş, 1,5 milyon İngiliz gelmiş. İngiliz turistin sayısını yükseltiliriz. İngiltere'de çok ciddi fiyat rekabeti var. İngiltere pazarı tamamen teknolojinin üzerine dönen bir pazar.
"Artık Almanya'da klasik tur operatörleri yok"
Artık Almanya'daki klasik tur operatörleri gibi operatörlük yok. Ofislere gidiyorsunuz ofislerde çalışan insan yok, makineler koşturuyor. Siz detayları veriyorsunuz artık herkes teknoloji şirketi gibi çalışıyor.
Turizm organizasyonları teknolojik firmaları gibi çalışıyor Biz de buna adapte olmaya çalışıyoruz. Yani hava yolu tarafında bu yıl rezervasyon programımızı değiştirmeye çalışıyoruz. Yeni programa adapte olmaya çalışıyoruz. Bunlar rekabet alanında önemli unsurlar.
"Şu anda otellere 2026 rezervasyon yapan yolcu var"
Pazarlarımızı biraz daha gözden geçiriyoruz. Nerelerde daha farklı ihtiyaçlar var. Nerelerde daha az rekabet var. Onları yakalamaya çalışıyoruz. Uzun lafın kısası 2024'te iyi bir turizm sezonu geçti. Biz 2025 yılında uçuşların hepsini açtık. İngiltere ve Almanya'da hem oteller tarafında hem uçak tarafında. İngiliz pazarının iyi bir tarafı daha var çok önden rezervasyon yapıyorlar. Şu anda otellere 2026 rezervasyon yapan yolcu var. Bu kadar uzun vadede kendi programını yapabiliyor. Bu bizim için önümüzü görmek açısından çok önemli.
2025'te rezervasyonları çok hızlı. Almanya'dan Hollanda'dan İngiltere'den çok hızlı rezervasyon akıyor. Tur operatörü tarafında bile geçen seneye yüzde 25 ya da yüzde 30 gelen rezervasyonlar var. O yüzden 2025 yılında da Türkiye’de iyi bir turizm yılı olacak. Ama ben hep söylüyorum çok iyi başlıyoruz krizler yaşıyoruz, bazen kötü başlıyoruz sonradan bir düzelme oluyor. O yüzden çok iyi diye gerinmemek lazım. Çok kötü diye de üzülmemek lazım, küsmemek lazım.
"Tur operatörleri piyasadan yavaş yavaş eksiliyor, bu durum endişe verici"
Biz hiçbir şey olmamış gibi yolumuza bakmamız gerekiyor. Bütün gücümüzle rezervasyonları artırmak içinsaldırıyoruz. Hem havayolları tarafından hem oteller tarafından iş modelleri uyguluyoruz. Tur operatörleri piyasadan yavaş yavaş eksiliyor. Dün Thomas Cook gitti bugün FTI gitti. Yarın kimin olacağını bilemiyoruz. Resort Turizm Kongresi’nde de söylediğim gibi oteller için en büyük tehlike bu tür operatörlerinin piyasadan yok olması.
Çünkü Rusya'da 5 büyük firma Antalya'yı satıyor. ANEX Tour, Sun &Fun, PegasTouristik, Coral Travel, Intourist. Antalya'ya 3,5 - 4 milyon turistin gelmesini sağlıyorlar. Operatörlerden birine bir şey olursa ya da sekteye uğrarsa o yolcuyu kim getirecek?
Turisti kim getirecek? Yeni bir operatör çıkmıyor. Tabii bunlar turizm için çok büyük handikap. Yani iş potansiyeli yüzde 65 - 75 tur operatörüne bağlı. Oteller için çok ciddi bir sorun. Hava yolları için çok ciddi bir sorun. O yüzden dijital kanallarla gelen yolcu oranını artırmaya çalışıyoruz.
"Corendon Havayolları olarak 10 milyon koltuk hedefimiz var"
Koltuk sayısı olarak Almanya, Hollanda, Belçika, İngiltere toplam 10 milyon koltuk kapasitemiz var. Bunun yaklaşık 1 milyonu Hollanda'ya,Belçikalı'yı taşıyor. Tabii ağırlıklı pazarımız Almanya. Kendi içimizdeki oranımız 65 civarında. Yüzde 15 civarında da İngiltere pazarımız var.
Tabii İngiltere'yi her geçen gün sayıyı artırmak istiyoruz. Geçtiğimiz yıllarda yüzde 8 idi. Şimdi yüzde 12 oldu. Daha sonra yüzde 15'ten 20'lere oranları yükseltmeye çalışıyoruz. Yani bir tek müşteriye bağımlılık, tek bir pazara bağımlılık tek bir iş modeline bağımlılık bunlar büyük sıkıntı.
Turizmi çeşitlendirmemiz lazım. Sezona yaymak lazım. İşte bisiklet yapılıyor, futbol yapılıyor, golf yapılıyor, tenis yapılmaya çalışılıyor. Aynısını müşteri çeşitliliğinde de pazar çeşitliliğinde de öngörerek planlamamız gerekiyor.
"Şartlar uygun olursa, büyümek istiyoruz"
Şu anda stabiliz. Büyümek için şartlar çok uygun değil. Fiyatlar her geçen gün artıyor. Tüketici bu fiyatlara hemen adapte olamıyor. Önce geri çekiyor kendini, bakıyor bekliyor. Hani fiyat artışı her yerde var. Dünyanın her yerinde var ama sonuçta tüketicinin geliri böyle artmıyor. Sonuç olarak kararı veren, bileti alan nereye gideceğine kararını veren, ne yapacağının kararını veren tüketicinin kendisidir.
"750 uçak grand olmuş durumda"
Şu anda hem Boeing'te hem Airbas’ta büyük sıkıntılar yaşıyoruz. Şuanda 1,500 boeing motorunu grand olmuş durumda. Yani motor problemi var. 1500 motor bunu 2'ye böl yani 750 uçak grand olmuş durumda. Mesela Türk Hava Yolları’nın 40 uçağı grand olmuş durumda. Yani işlemez hale gelmiş, uçamaz hale gelmiş durumda.
Yenilenmesi lazım. O yüzden şirketler motorlardan yaşanan uçak açıklarını telafi etmek için ellerindeki eski uçakları eskiden ellerinde bırakırlardı. Şimdi bırakmaz oldular. Piyasadan ilave kapasiteyi dönemsel kiralama yaparak çözmeye çalışıyorlar. Ancak bu uçak müsaitliği açısından önümüzdeki birkaç yıl pek mümkün gözükmüyor.
Boeing'te uçak teslimatlarında çok ciddi sıkıntılar var. Uçak teslimatlarında gecikmeler var. Boeing personeli greve gitti. Boeing maliyetler sebebiyle işten çıkarmalar yaptı. “Ben bu maliyetleri karşılamıyorum. Sizin istediğiniz artışları karşılayamam” dedi ve işten çıkarmalar yaptı. Yani boing de yaşanan bu sorunlar uçak teslimatlarında gecikmelerin airbus tarafındaki motordaki gecikmelernedneiyle havacılık tarafında veya uçakçılık tarafında çok büyük darlık var. Bu darlık geçene kadar bekleyeceğiz. O yüzden piyasada stabil olmaya çalışıyoruz.
"Biz yetiştiriyoruz çok yüksek maaşlarla personelimiz elimizden alınıyor"
Karlılığımızı arttırmaya çalışıyoruz, verimliliğimizi arttırmaya çalışıyoruz. Bizim şu andaki durum bu ama tatil döneminde Temmuz ayı döneminde Ekim aylarında her zaman dışarıdan uçak bulup kısa dönemle uçurmak yani ilave açığı karşılamak mümkün. Filomuza uçak katmak istesek piyasada uçak yok. Uçak olsa elimizde pilot yok.
Kendi pilotlarımızı yetiştirmeye başladık. Her yıl 15-20 civarında uçuş okullarından mezun gençleri alıyoruz. Pilot olarak yetiştiriyoruz. Bu yıl sayıyı artıracağız. Belki 20'nin üzerine çıkacağız ki bu oluşan açığı telafi edebilelim diye. Biz yetiştiriyoruz anormal transfer ücretleriyle pilot ve kabin personelimiz başka firmaya gidiyor. Ancak yapacak birşey yok. Kendi pilotumuzu yetiştirmeye devam edeceğiz.
"Maliyetler arttıkça fiyatlar yükseliyor, Avrupa pazarı daralıyor"
Hollanda Türkiye’ye bir buçuk milyon kadar pax yapıyordu. Şimdi 700-800'e düştü. Hollanda pazarı bayağı bir geriledi. Nedeni ne? Eski günlere dönülebilir mi?
Maliyetlerin artması birinci neden. İkincisi Thomas Cook gibi bir oyuncunun eksilmesi üçüncüsü pandemi sonrası bu işin toparlanması bir başka neden.Muhakkak ki sayılar tekrar artacaktır. Hollanda veya Türkiye için önemli destinasyonlar. Öyle bir vazgeçme durumu olamaz ama artan maliyetlere bir alışma durumu var. Hollandalılara Avrupa'nın yahudisi derler. Yani 1 TL’e ödeyip 2 liralık hizmet ister, öyle bir özellik özelliği var. O yüzden maliyetlere alıştırmak biraz zaman alıyor.
"B planımız var"
Savaşlar nedeniyle oluşabilecek sıkıntıdan endişelenmenin kimseye faydası yok. bizim B planımız var. Hollanda'da 13 uçakla operasyon yapıyoruz. Benzer bir modelleme yapacağız ya da Hindistan'a gideceğiz ya Afrika'ya gideceğiz ya Asya'ya ya da Karayiplere gideceğiz, krizin olmadığı yerlere gideceğiz.
Oteller anlamında bir şey yapmak mümkün değil. Ama tur operatörü olarak, uçak olarak yönünü başka yöne çevirebiliriz. Bizim elimizde 2 tane Avrupa bayraklı uçak var. Dünyanın her yerinde uçabiliriz. Eğer Türk uçaklarını Hindistan'da da uçursak hava yolu işin meşakkatli kısmını en riskli kısmından kurtulmuş oluruz.
"Ben çevremizdeki savaşların bizi çok etkileyeceğini zannetmiyorum"
Türkiye'ye bir şey olmazsa etrafımızda bir şeyler oluyor. Ben çevremizdeki savaşların bizi çok etkileyeceğini zannetmiyorum. Bu savaşlar artık vekaleten savaşlar, direkt ülkeler birbirleriyle savaşmıyor. Hep masada maşalarını kullanıyorlar. Ülkeler bir taraftan sarmaş dolaş görünürken diğer taraftan birbiriyle didişiyorlar.
Düşünün Rusya’da savaş var. Az turist geldi diye üzülüyoruz. Ukrayna'dan 250-300.000 kişi tatile geliyor. Rekor kırıyoruz. Moldovya'dan Polonya'dan geliyorlar bir taraftan geliyorlar.
Önemli haberleri kaçırma!
E-posta bültenine abone ol: