2014'ten 2018'e Türk turizminin resmi geçidi

Türk turizminde, kaybedilen üç yılın ardından hesaplar sil baştan yapılmaya, umutsuzluklar ise yerini yeniden yeşeren umutlara bırakmaya başladı.

Osman Ergin 16/02/2018 00:22

Rusya krizi ile başlayarak terör saldırıları ile devam eden, Suriye’deki iç savaşın tetiklemesinin de etkisi ve AB(D) ile yaşanan siyasi krizler sonrası dibe vurarak umutların tükendiği Türk turizminde, kaybedilen üç yılın ardından hesaplar sil baştan yapılmaya, umutsuzluklar ise, yerini yeniden yeşeren umutlara bırakmaya başladı.

Bu bağlamda, hafızaların tazelenmesi adına filmi geriye saralım. Ülkemizi ziyaret eden misafir sayısındaki artışa paralel olarak seyreden ve turizm gelirlerinde zirve yapılan dönemlerden bu güne kadar geçen sürenin değerlendirilmesi de, ancak rakamlarla yapılırsa sağlıklı sonuç elde edilecektir.

Kara günler ard arda geldi

Çünkü ortada gelir ve maliyet, dolayısıyla da kar ya da zarar mevzu bahis ise, umutsuzluk ile umut sarmalı arasındaki ilişkinin vahametini de ancak matematik belirleyecektir.

Bilindiği üzere turizmde kara günler, sınır komşumuz Rusya ile yaşanan talihsiz uçak krizi ile başladı. Bu olumsuz durum, turizm pastasındaki en büyük dilimi oluşturan Rus misafirlerin rotayı alternatif destinasyonlara çevirmesi ve bunları diğer AB ülkelerindeki ziyaretçilerinin takip etmesi ile devam etti.

Güvenlik kaygıları turistin ayağını kesti

Her ne kadar sınırlarımızın dışında da olsa; Suriye iç savaşının bölgede yarattığı jeopolitik riskler ile bu coğrafyadaki siyasi çalkantının ardından Türkiye'de yaşanan olaylar ya da daha net bir ifade ile zirve yapan terörden dolayı  artan güvenlik endişeleri yabancı turist sayısını iyice azalttı. Rusya’dan sonra, özellikle de AB ülkelerinden gelen ziyaretçi sayısını direkt etkilendi. 

Tüm bu olup bitenler istatistiklerle değerlendirildiğinde ise; AB ülkeleri arasında Türk turizminin dinamosu olarak 5 – 5,5 milyon ziyaretçi ile başı çeken Almanya’nın 3 – 3,5 milyonlara gerilemesi ve bu geri gidişin 2017 yılında da devam etmesi, bu yetmezmiş gibi İngiltere’nin ziyaretçi sayısında 1 milyonun üzerinde, Hollanda’dan gelen ziyaretçi sayısının 450 binlerde, Fransız ziyaretçilerin sayısında ise, 300 bin gibi rakamlarda azalma eğilimi meydana gelmesi gerçeklerle yüzleşme olarak karşımıza çıktı.

Gerileme ciddi boyutta oldu

Özet olarak; Turizm Bakanlığının resmi verileri göz önüne alındığında; yüzde 30,5 azalış, yani  36 milyon kişiden 25 milyon kişiye gerileme sektör açısından ciddi bir rakamdır.

Ama neyse ki; 2017 yılı sonunda gerçekleşen ziyaretçi sayısı ve elde edilen gelir baz alındığında 2014 ve 2015 yılı rakamları yakalanamasa bile, 2017 yılı sonunda ulaşılan 32 milyon 410 bin kişi sayısı, 2018 yılının çok daha iyi olacağının sinyallerini verdi.

Kayıplar henüz telafi edilemedi

Bu noktada Türk turizminin 2015 yılında 3 Milyon Dolarlık, 2016 yılında 8 Milyon Dolarlık kaybının 2017 yılındaki % 19 gelir artışı ile henüz telafi edilememiş olması, tesislerin inovasyon için bütçeden gelir ayıramamasına, bu da ekonomiyi kış döneminde bir nebze olsun canlı tutan turizme bağlı diğer sektörlerin rahatlamasına imkan tanımadı. Fakat gelecek kışın bu yıldan daha iyi olacağını da şimdiden hissettirmeye başladı.   

2015 yılında hayal kırıklığı, 2016 da hayatta kalabilme, 2017 de ise, devlet teşviklerine rağmen tutunabilme ile sona eren turizm sezonları geçirdik. Yanı başımızda devam eden Afrin Operasyonu'na rağmen daha şimdiden erken rezervasyonlar ile kendini belli eden 2018 turizm sezonuna umutla başlıyoruz. Tabii ki bunun tevekkülü de sezon öncesi alınacak olan güvenlik ve asayiş önlemlerinden sonrasına kaldı.